Bu günlerde kiminle üç beş kelam edelim desek, geçmişe övgüler dizip özlemlerini anlatıp duruyor. Durduk yere insanlar kendilerine dert ediniyorlar. Edindikleri dertlerle de cebelleşip duruyorlar. Yönetenlerin de bu durum hoşlarına gidiyor. Çünkü insanlar kendi psikolojileriyle uğraşırken yaşanılan hayatı sebep ve sonuçlarını sorgulamıyor,örgütlenemiyorlar. Neden ve niçinlerden uzak, k endi başlarına kısır mücadelerle gelip geçiyor zaman.
Hani bir deyim vardır ya ‘’ölümü gösterip, sıtmaya razı etmek’’ gibi. Şükret ve var olanı kabullen, yaşa. Çünkü kötü şartlarda yaşıyorsun ama birde senden daha kötülerini düşün. Vay halimize!
Halk arasında anlatılan bir fıkrayla günü özetleyelim.
Bir adam derdini kadıya şikâyet etmeye gitti ve şöyle dedi:
"Efendim, karım, altı çocuğum, annem ve kayınvalidemle bir odada yaşıyoruz. " çok sıkıntılı durumdayım ne yapmalıyım? »
Kadı adama dönerek:
‘’Git bir eşek al ve onunla bir odada yaşamaya başla ve iki gün sonra bana gel. »
Adam iki gün sonra geri döndü ve kadıya dedi ki:
"Efendim, psikolojim gittikçe kötüleşiyor"
Kadı sonra adama dönerek:
‘’Git bir de koyun al yanına odaya koy iki gün sonra gel bana »
Adam solgun bir yüzle döndü ve kadıya dönerek:
‘’Dayanılmaz olmaya başladı’’
Kadı ona şöyle dedi:
‘’Git tavuk al iki gün sonra gel yanıma ‘’
Adam geri geldi intihar etmek üzereydi..
Kadı ona dönerek dedi ki:
"Git eşeği sat ve bana gel durumunu söyle "
Adam geri geldi ve ona dedi ki:
‘’Bir parça psikolojim iyileşti ‘’
Kadı tekrardan ona şunu dedi:
"Git koyunları sat ve bana gel"
Adam geri geldi ve bir iç çekerek dedi ki:
"Durum sona erdi, şuan idare eder gibiyim"
Kadı tekrardan adama dönerek:
"Git tavukları sat ve bana tekrardan gel "
Adam geri döndü ve kadıya dedi ki:
«Çok daha iyiyim, yürekten teşekkür ederim»
... Sonuç olarak Siyasi krizler dünyayı böyle yönetiyor... Daha çok sıkıntılara sokup daha sonra o sıkıntıları bertaraf ettirir.
Asıl Sıkıntıların nimetine şükredip, sorunun aslını unutup, sisteme borçlu kalana kadar sana yeni sorunlar çıkartırlar...
Saygılarımla…