Arguvanlılar tarafından hayallenen Şotik barajı onlarca yıl sürecek gibi. Hala bitirilemeyen baraj gövdesi, sulama kanalları en iyimser bakış açısıyla 8-10 yıl sürer.
Şimdilerde, birçok söylentinin olduğu fakat belirsizlik sonucu durdurulan barajdan sulamanın olacağı günler hayal bile edilemiyor. Durdurulan diyorum neden mi? Bazı işçilerine maaş ödenmiyor, bazılarıyla mahkemelik olan yapımcı firma işi ağırdan alıyor. İşçiler çalışıyor gözüküyor ama bazılarının maaş ödemeleri yapılmıyor. Kâğıt üzerinde çalışıyorlar uygulamada beklemedeler.
Bizi ilgilendiren kısım çok uzun baharlara kalan sulama hayallerimiz. Şotik barajı denilince yöre insanın göz bebekleri parlıyor. Şunu ekeceğim, bunu yapacağım umuduyla toprağa bakıyor. Toprak sulamayla birlikte vefasını gösterecek insanlara umut olacak, aş olacak.
Bir proje başlatılırken başlayış ve bitişi belli olur. Ona göre bütçeleri ayarlanır. Ama bizim Şotik baraj projesi ne hikmetse bitmiyor veya bitirilmiyor. Bana göre hem devlet, hem de millet bu işten zarar ediyor. Yetkililerin denetim yetkisi vardır herhalde diyerek sitemlerimizi onlara da yapıyoruz.
Sürülen ve işlenen her toprak devletimizin ve milletimiz için milli bir servettir. Dolayısıyla herkes vebal altındadır. İnanın çoğu yöre yaşlı insanı o topraklara ailesi gibi bakıyor. Dinleyince o kadar güzel şeyler paylaşıyorlar ki, anlatılmaz. Yemyeşil bir Arguvan. Peki, neden olmuyor, un var, şeker var helva neden yapılamıyor. Su var, barajla birlikte yeşil görselliğiyle rengârenk bir Arguvan.
Boztepe barajıyla birlikte o kıraç alanlar ayçiçeği, kavun, karpuz tarlalarına dönüşmedi mi? Çiftçimize neden bu fırsatları vermeyiz ki?
Her seçimde yaptık, yapacağız bitti, bitiyor vaatlarıyla uyutulup duruyoruz. Aslında verilen zarar sadece halka değil, ülkeye de olmuyor mu?
Belki bir gün umuduyla…
Saygılarımla…