İyi, diye düşündü. Her şey üzerinde etraflıca düşünmek doğru bir davranış. Fakat gereğinden fazla derin düşüncelere de dalmamak lazım, yoksa insan yanlış bir şey yapacağı korkusuyla neredeyse hiçbir şey yapmayacak hale gelir. Yaşam devam ediyor, biz nasıl aşka muhtaçsak, o da aynı şekilde bize muhtaç. Demek ki herkes için yapacak çok şey var daha. Ve belki de yaşamımızı biraz daha anlamlı kılmayı başarabiliriz.

''Bir taş nehre düşmeye görsün, pek anlaşılmaz etkisi. Hafiften aralanır, dalgalanır suyun yüzeyi. Belli belirsiz bir tıp sesi çıkar; duyulmaz bile akıntının ortasında, kaybolur uğultuda. Ama bir de göle düşsün aynı taş. Etkisi çok daha kalıcı olur. O taş var ya o taş, durgun suları savurur.''

Sen sen ol, aşkı arama! Aşktan daha mühim şeyler var hayatta. Sabretmek öylece durup beklemek değil, ileri görüşlü olmak demektir. Kendini sevmeyen birinin sevilmesi mümkün değildir. Sen sadece atacağın ilk adımı düşünmekle yükümlüsün. Gerisi zaten kendiliğinden gelir. Başlı başına bir dünyadır aşk.

Aşk bir yaşam biçimi, hayata bakış açısıdır. Toplumların çoğunlukla unuttuğu ara sıra hatırladıkları ama vazgeçemedikleri bir gerçekliktir. Üzerine bir çok eserin yazıldığı, yorumun yapıldığı, bir türlü kesin tanımının yapılamadığı ama herkesin en kolayca bildiğini sandığı bilinmezlik durumudur. Arayıştır, özlemdir ve daha bir çok şeydir aslında.

Herkesin kendisidir. Yaşamın arayışıdır. Bulup bulup kaybedilendir. Kimilerine göre; Felsefedir aşk. Bilimdir. Hayatını adadığı mücadelesidir. Başka başkadır. Kime sorsanız cevabı olandır. Hiç biri yanlış olmayandır. Şarkıların, türkülerin, şiirlerin sözleridir. Öyle bir tınısı vardır ki, ne zaman duysanız sizi zamanda yolculuğa çıkarıverir. Hayatın sıradanlığını anlamlı kılandır ve bir varoluştur. Bazen de yok oluş.

Doğayı anlamadır aşk. Ona saygı göstermedir. İnsanları ayırmadan bir tutmadır. Kavgası olmayan sonsuz bir barıştır. Zalimlerin korkulu rüyasıdır. Haykırıştır aşk. Başkaldırıdır. Sınırı olmayan, sınırsızlıktır. Anlatılıp, anlatılıp bitmeyen sonsuz bir destandır. Coğrafyası yoktur. Dili, dini, rengi, kimliği yoktur. Dedim ya sınırsızlıktır, sonsuzluk. Ölümsüzdür. Ütopyadır aşk. Daha çok şey söylenebilir, söylenecektir de. Benim için ise aşk, tüm bu yazdıklarım ve yazamadıklarımla beraber, ülkemdir. Ülkeme ve ülkemin insanına dair, umudumu kaybetmeden beklediğim o göle düşecek olan küçük taştır aşk.