Eğitim Sen 2 Nolu Genel Başkanı Tülay Yıldırım, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından atama ve tayin uygulanmasına ilişkin, "Okulların atama kılavuzuna baktığımızda, hiçbir netlik yok, ilke yok, kriter yok. Peki ne üzerinden bu yerleştirmeler yapıldı? Bakanlığın keyfi tutumları üzerinden yerleştirmeler yapıldı. Atanan neye atandığını bilemedi, atanmayan neye atanmadığını bilemedi. Ve biz şunu biliyoruz ki yapılan bu atama şekli, son derece hukuksuzdur. Muhalif öğretmenler için bir sürgündür, AKP açısından da bir kadrolaşma operasyonudur" dedi.
Eğitim Sen, proje okul olarak da adlandırılan liselerde görevli öğretmenlere, MEB tarafından atama ve tayin uygulanmasına karşı, MEB önünde basın açıklaması yaptı.
Eğitim Sen üyeleri, "Atama değil, öğretmen kıyımı", "Proje okulu atamaları iptal edilsin", "Liyakat ve adalet istiyoruz" yazılı pankartları taşıdı.
Eğitim Sen adına açıklama yapan Tülay Yıldırım şunları kaydetti:
"Proje okulları, 2015 yılında eğitim camiasının hayatına girdi. 2015 yılında 150 okulla Proje Okulu uygulamaları başladı. 2025 yılında proje okullarının sayısı 2 bin 300’e, görev alan öğretmen sayısı 80 bine, görev alan yönetici sayısı da 5 bine çıktı. Süreç içinde baktık ki bu okullar yönetmelikte ifade edildiği gibi bir eğitime katkı sunan, proje üreten, bilim üreten, okullar olmadılar. Peki ne işe yaradılar? Kadrolaşmaya yaradı. İktidarın kendi kadrolarını yerleştirmek için doldur, boşat yaptıkları okullar haline dönüştüler. Okulların atama kılavuzuna baktığımızda, hiçbir netlik yok, ilke yok, kriter yok. Peki ne üzerinden bu yerleştirmeler yapıldı? Bakanlığın keyfi tutumları üzerinden yerleştirmeler yapıldı. Atanan neye atandığını bilemedi, atanmayan neye atanmadığını bilemedi. Ve biz şunu biliyoruz ki yapılan bu atama şekli, son derece hukuksuzdur. Muhalif öğretmenler için bir sürgündür, AKP açısından da bir kadrolaşma operasyonudur. Bu anlamda Eğitim Sen proje okullarındaki atama kriterlerinin iyileştirilmesini falan talep etmiyor, Eğitim Sen proje okullarının toptan kaldırılmasını talep ediyor. Yönetmeliğimizde bulunan atama esas ve usulleri neyse bütün okullarımızda da bu esaslara uygun şekilde öğretmenlerin yerleştirilmesini talep ediyor.
"Her gün saat sembolik olarak yarım saat nöbet tutacağız"
Bugün Türkiye’nin pek çok okulunda proje okullarının öğrencilerinin, veli derneklerinin, mezunlarının bu haksız, hukuksuz atamalara karşı eylem yaptıklarını gördük. Ne yazık ki 16-17 yaşındaki öğrencilerimizin bile farkına vardığı, ‘öğretmenime dokunma’ dediği öğretmenine sahip çıktığı bir süreçte; bizim Milli Eğitim Bakanımız öğretmenlerinin taleplerini duymadı, öğretmenlerine kör, sağır, dilsiz davranmaya devam etti. Buna karşılık biz Eğitim Sen, Ankara 2 Nolu Şube olarak bir nöbet kararı aldık. Her gün saat 17.00’de sembolik olarak yarım saat nöbet tutacağız. Mağdur olan öğretmenlerimizin, sesi olmaya devam edeceğiz."