Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu’na (KESK) bağlı sendikalar yurt genelinde olduğu gibi Malatya’da da bir günlük iş bırakma eylemine gitti. KESK adına açıklamayı yapan Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Malatya Şube başkanı Nevzat Millioğulları, “İktidarın ücretlendirme politikaları sokağın gerçeği değildir. Sokakta yaşanan açlık, pazardaki fiyatlar, piyasadaki fiyatlar gerçek midir? Maalesef siyasal iktidar kendi ekonomik bunalımını çalışanlara yansıtmaktadır.” Dedi.
KESK’in 81 ilde “Sefalet Zammı Değil Emeğimizin Karşılığını İstiyoruz” talebiyle yurt genelinde başlattığı bir günlük iş bırakma eylemine, Malatya’da Emeksiz üst kavşağında bir araya gelen kamu emekçileri basın açıklaması ile katılım sağladılar. Emeksiz üst kavşağında bir araya gelen KESK üyeleri “TÜİK yalanı emekçinin düşmanı”, “zafer direnen emekçinin olacak”, “Asgari değil insanca yaşam”, “Grev hakkımız engellenemez”, “Yaşasın iş emek özgürlük mücadelemiz” sloganları eşliğinde halaylar çektiler. KESK’in eylemine CHP ve DEM Parti il ve ilçe temsilcileri de destek verdiler.
"Artık yeter, emekçi, emeklisi bir cümle geçinemiyoruz diye haykırıyoruz"
KESK adına açıklama yapan Malatya Eğitim Sen Şube Başkanı Nevzat Millioğulları şu ifadeleri kullandı:
Emekliler, basın emekçileri, bugün alanlarda olmamızın nedeni siyasal iktidarın yanlış politikalarının sonucu olan enflasyondur. Enflasyonu göz ardı ederek gelen siyasal iktidar TÜİK kanalıyla rakamları saklanmaktadır. İktidarın ücretlendirme politikaları sokağın gerçeği değildir. Sokakta yaşanan açlık, pazardaki fiyatlar, piyasadaki fiyatlar gerçek midir? Maalesef siyasal iktidar kendi ekonomik bunalımını çalışanlara yansıtmaktadır. Sermayeden alınması gereken bir kısmı zaman zaman affedilmekte, zaman zaman ise vergi affına başvurulmaktadır. Artık yeter, emekçi, emeklisi bir cümle geçinemiyoruz diye haykırıyoruz.
"Milyonlarca emekçi, hükümet, işveren ve sarı sendika eliyle sefalet zamlarına mahkûm edilmekte"
Kamu kaynakları halkın ihtiyaçları yerine sermaye ve yandaş projeler aktarılıyor. Üzerinden geçmediğimiz köprülerin, inmediğimiz havaalanlarının paralarını ödüyoruz. İnsanca yaşama taleplerimizi görmezden gelen siyasi iktidar, ücretlerimizi baskılayıp uygulamaya çalıştığı ekonomik programa karşı kamu emekçileri olarak itiraz ediyoruz.
Eğitim-Sen Malatya Şube Başkanı Nevzat Millioğulları, KESK’in taleplerini şu şekilde sıraladı:
Tek adam rejimi olarak tarife ettiğimiz bu yasal düzende emekçilerin evrensel haklara uygun bir toplu sözleşme hakkı bulunmamaktadır. Milyonlarca emekçi, hükümet, işveren ve sarı sendika eliyle sefalet zamlarına mahkûm edilmekte. Alacağımız her zaman gerçek bir toplu sözleşme yasası ile teminat altına alınmalı ve taban aylığımıza dahil edilmelidir. Grev hakkının olmadığı bir toplu sözleşme sürecinin kamu emekçilerinin iradesini yansıtmaktan uzak olacağı açıktır. Grevli toplu sözleşme hakkı kamu emekçilerinin örgütlü mücadelesinin temelidir. Kamu emekçilerinin hak arama mücadelesinde en etkili araç olan grev hakkı anayasal güvence altına alınmalıdır. Kamu emekçileri olarak biz diyoruz ki tüm emekçiler için insanca yaşanabilir bir ücret ve adil bir gelir dağılımı istiyoruz. Eşit eşit ücret istiyoruz. Bu sefalet zam aldatmacasına karşı en düşük memur maaşının acilen yoksulluk sınırının üzerine yani 79 bin TL'ye çıkarılmasını talep ediyoruz. Kira yardımı talep ediyoruz. Asgari ücretinin insan onuruna yaraşır bir ücret düzeninin çıkarılmasını talep ediyoruz. İş yerlerinde ücretsiz kreş açmasını talep ediyoruz. Kamuda mülakata değil liyakat yani kadrolu güvenceli istihdam talep ediyoruz. Seyyanen zamların, ek ödemelerinin emekliliğe yansıtılmasını insanca yaşanabilecek bir emeklilik talep ediyoruz. Kamu kaynaklarını müşteri garantili projeler için halk için kullanılması gerektiğini talep ediyoruz. Vergide adalet az kazanandan az çok kazanandan çok alınmasını talep ediyoruz. Ayrıca ücretler üzerinden alınan gelir vergilerinin yüzde 10'a indirilerek sabitlenmesini talep ediyoruz. Bizleri toplu sözleşme masası adı altında siyasal iktidarın iki dudağı arasına ve sarı sendikalara mecbur eden sendikalar kanunun değiştirilmesini talep ediyoruz. Bu haklı ve meşru taleplerimizin yerine getirilmemesi durumunda mücadeleyi ve dayanışmayı yükselteceğimizi ve ülkemizin tüm meydanlarında eylemlerimize devam edeceğimizi buradan bir daha duyuruyoruz.
Yaşasın örgütlü mücadelemiz yaşasın KESK!”