TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Eyüp Alemdar, İstanbul'da yaptığı açıklamada, işçi sınıfının yaşadığı ekonomik sorunları dile getirmek ve emek mücadelesi için 26 Ağustos’ta Tekirdağ Çerkezköy’de, 3 Eylül'de Zonguldak’da miting düzenleyeceklerini açıkladı. Alemdar, “Dayanacak gücümüz kalmadı. Demokratik bir ülkede refah içinde insan gibi yaşayana dek mücadeleden geri durmayacağız” dedi.
TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu’nda alınan karar gereği çeşitli illerde düzenlenen ve işçi sınıfının sorunlarının dile getirildiği basın toplantıları devam ediyor. TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Eyüp Alemdar, karar kapsamında İstanbul’da TEK Gıda-İş Genel Merkezi’nde düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Basın toplantısına TÜRK-İŞ’e bağlı sendikaların başkanları, TÜRK-İŞ İstanbul bölge temsilcileri ve çevre illerdeki şube başkanları ve işçi temsilcileri katıldı.
Alemdar: Ekonomik gidişat karşısında dayanacak gücümüz kalmadı
Konuşmasında yaşanan yüksek enflasyon, hayat pahalılığı, adaletsiz vergi sistemi, işsizlik, güvencesiz çalışma, kayıt dışı istihdam, kamuda ücret dengesizliği, taşerona kadro sorunu gibi toplumun büyük bir kesiminin yaşam şartlarını ağırlaştıran konulara dikkat çeken Alemdar, gelir adaletsizliğinin giderilmesi çağrısında bulundu. Alemdar şunları söyledi:
“Ülkemizde gelir adaleti hızla bozulmaktadır. Gelir dağılımı eşitsizliğinde Avrupa’da 36 ülke içinde Türkiye ilk sırada, dünyadaki 130 ülke içinde ise 28. sırada yer alıyor. Gelirden alınan pay ise işverenler için yüzde 59’a çıkarken, ücretlilerde bu oran yüzde 26’a düşmüş durumda. Gerçek enflasyon oranları açıklanmazsa bu eşitsizlik daha da artacaktır.
Ekonomik gidişat karşısında dayanacak gücümüz kalmadı
Enflasyonun yükselmesinde hiçbir sorumluluğu olmayan işçilerin enflasyonu düşürmek için de fedakarlık etmesi beklenmemelidir. Bu nedenle, tasarruf tedbirleri genelgesiyle çalışanların servis ve diğer haklarının kaldırılması asla kabul edilemez. Servis ve diğer haklar toplu iş sözleşmeleriyle elde edilmiş kazanımlardır. Bunun genelgeyle ortadan kaldırılması, başta Anayasa’nın ilgili hükümleri olmak üzere, ILO normlarına ve uluslararası sözleşmelere aykırıdır. Tasarruf, çalışanın servis ve diğer haklarının elinden alınarak değil kamudaki israfın engellemesi ile sağlanmalıdır”
"İşçi ücretlerinin üzerindeki vergi yükü azaltılmalıdır"
Gelir vergisi tarife basamaklarının ve oranlarının acil olarak güncellenmesi gerektiğini belirten Alemdar, geçtiğimiz günlerde açıklanan vergi paketinin “az kazanandan az, çok kazanandan çok” mantığından çok uzakta olduğunun altını çizdi. Alemdar bu konuda da şunları söyledi:
"Dar ve sabit gelirliler, ülkemizde bir kısım müteahhit, doktor ve kuyumcudan daha çok oranda vergi ödüyor. Ücretliler için düzenlenen gelir vergisi tarifesinin ilk dilimi 2024 yılı için 110 bin TL olarak belirlenmiştir. 2000 yılında asgari ücretin 22 katı, 2002 yılında 16 katı, 2004’de 14 katı iken 2024’de 5.5 katına düşmüştür. Bu rakam 16 katından aşağıya olmamalıdır. Geçmiş yıllarda yılın son aylarına kadar ikinci vergi dilimine girmeyen birçok işçi, günümüzde Mart ayında ikinci vergi dilimine girmektedir. Yılda bir buçuk aylık ücretini vergi olarak ödemekte, 12 ay çalışıp 10,5 aylık ücret almaktadır.
Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı açıklanan vergi paketiyle ilgili olarak çalışanların lehine işverenlerin aleyhine düzenleme yapıldığını vergide adalet sağlandığını söylüyor. Ancak paketi incelediğimizde, Çalışanlar lehine herhangi bir düzenleme yapılmadığını görüyoruz. O nedenle, buradan bir kez daha çağrı yapıyoruz. Gelir vergisi tarifesinin ilk basamağı, geçmiş yıllarda olduğu gibi, brüt asgari ücretin 16 katından az olmamalıdır. İşçi ücretlerinin üzerindeki vergi yükü azaltılmalıdır."
"Acilen çerçeve protokolü yapılmalıdır"
Alemdar, enflasyon hareketlerinin çok fazla olduğu bu ekonomik ortamda, ücretler arasında ciddi bir dengesizliğin oluştuğuna dikkat çekti, ek protokol yapma çağrısında bulundu ve “Acilen ek çerçeve anlaşma protokolü yapılmalıdır. Söz konusu protokolde, yürürlük başlangıç süresi 1 Şubat ve ilerleyen aylarda olan toplu iş sözleşmelerindeki ücret zammı oranının, yürürlük başlangıç süresi ocak ayı olan toplu iş sözleşmelerinde uygulanan yüzde 24,73 zam oranından daha düşük olmayacak şekilde düzenlenmelidir. Kamuda ücret dengesizliği mutlaka giderilmeli, böylece çalışma barışı sağlanmalıdır” dedi.
Sosyal güvenlik sistemindeki kara deliğe de işaret eden Alemdar, emekli aylıklarının hesaplama sisteminin değişmesiyle azalan emekli maaşlarına acilen bir önlem alınması için TÜRK-İŞ olarak girişimlerde bulunduklarını söyledi. Konuşmasında Tek Gıda-İş Sendikasının Çatalca’da Polonez sucuk fabrikasında verdiği örgütlenme mücadelesinde sendikalı olma hakkına saygı duymayan yabancı sermayeyi de uyararak TÜRK-İŞ ve bağlı sendikalar olarak bu direnişin her zaman yanında olduklarını açıkladı.
26 Ağustos'ta Çerkezköy, 3 Eylül'de Zonguldak'ta miting düzenlenecek
26 Ağustos’ta Tekirdağ Çerkezköy’de, 3 Eylül'de de Zonguldak’da gerçekleşecek 'büyük mitinglerde' emek mücadeleni gür bir sesle haykıracaklarını belirten Alemdar, "Demokratik bir ülkede refah içinde insan gibi yaşayana dek mücadeleden geri durmayacağız” sözleriyle konuşmasını tamamladı.