Mısra Öz, Çorlu Tren Faciası'nda 9 yaşındaki oğlu Oğuz Arda Sel'i kaybettikten sonra, yıllarca süren hak mücadelesindeki zorlukları ve çözümleri ANKA Haber Ajansı'na anlattı. Kadınların toplumsal olarak güçsüzleştirildiği bir ortamda adaletin sağlanmasının zorluklarına değinen Öz, "Asla vazgeçmeyin. Bir gün bu düzen değişecek ve adalet yerini bulacak. Hepimiz adalet önünde hesap soracağız" dedi.
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesi Sarılar köyü yakınlarında, 8 Temmuz 2018 tarihinde yaşanan tren faciasında 7'si çocuk olmak üzere 25 kişi hayatını kaybetmiş, 300'den fazla kişi ise yaralanmıştı. Faciada hayatını kaybedenlerden biri de Mısra Öz'ün 9 yaşındaki oğlu Oğuz Arda Sel'di. Faciadan sonra, yakınlarını kaybeden aileler, üst düzey sorumluların yargılanması için adliyelerin önünde adalet nöbetleri tuttu. 12 Haziran 2019'da Anayasa Mahkemesi (AYM) önünde açıklama yapmak isteyen ailelere polis müdahale etti. Müdahale sırasında, Oğuz Arda'nın dedesi Mehmet Öz fenalaşarak hastaneye kaldırıldı. Polis amiri, Mısra Öz'e "şov yapıyorsun" demiş, Öz ise "Ben şov yapmam" diye yanıt vermişti.
"Durduğum yerden bir adım geri atmadım"
8 Temmuz 2018'den bu yana Mısra Öz, adalet mücadelesini kararlılıkla sürdürüyor. Öz, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kapsamında, adalet mücadelesinde karşılaştığı zorlukları ve bu zorluklara karşı geliştirdiği çözümleri ANKA Haber Ajansı'na anlattı. Öz, "Türkiye'de kadın ve adalet sözcükleri yan yana geldiğinde ortaya çıkan tablo ne yazık ki iç açıcı olmuyor. Kadının gücüyle ortaya koyduğu varlığını kabul etmekte hala zorlanan bir toplum var. Adalet ise bağımsızlığından uzak, esaret altında işlemeye çalışıyor" dedi.
Öz, bir kadın olarak yıllardır hak mücadelesi verdiğini ve bunun hiç kolay olmadığını belirterek, şunları kaydetti:
"Bir kadın olarak yıllardır hak mücadelesi veriyorum ve bu hiç kolay değil. Sesinizi duyurmak, derdinizi anlatmak çok zor. Bir yandan acınızı yaşarken, bir yandan hak mücadelesi veriyorsunuz ve ikisinin de psikolojisini yönetebilmek çok zor. Bu süreçte, beni de diğer hak arayan insanlar gibi bilinçli bir şekilde hırpalamak istediler. Hakkımda soruşturmalar başlatıldı, davalar açıldı. Ama durduğum yerden bir adım geri atmadım ve neyi, ne sebeple yaptığımı tüm açıklığı ile herkesle paylaştım. Haklıydım. Bir evlat ve kocaman bir hayat kaybettim. Beni anlayan vicdanlı herkesin yanımda olduğunu hissederek yolumda ilerledim. Hukuk sürecindeki bu davaya kendini adamış avukatlarımız, basın emekçileri ve duyarlı kamuoyu sayesinde tüm zorlukların üstesinden gelebilmeye çalıştım."
"Asla vazgeçmeyin"
Hak arayan kadınlara seslenen Öz, "Aynı mücadeleyi veren tüm kadınlara söyleyebileceğim tek şey, asla vazgeçmeyin. Bir gün bu düzen değişecek ve adalet yerini bulacak. Hepimiz adalet önünde hesap soracağız. Ve ben daima yanınızdayım. Mücadelemizde saygıyla... 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günümüz Kutlu Olsun" dedi.
Dava süreci...
Çorlu Tren Faciası Davası'nda, 6 yıl süren yargı sürecinin ardından 25 Nisan 2024'te karar çıktı. Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi, dönemin TCDD 1. Bölge Demiryolu Bölge Bakım Müdürü Mümin Karasu'ya 17 yıl 6 ay, Demiryolu Bakım Müdürü Turgut Kurt'a 16 yıl 3 ay, Yol Bakım ve Onarım Şefi Özkan Polat'a 13 yıl 9 ay, TCDD Bölge Müdürü Nihat Aslan'a ise 15 yıl hapis cezası verdi. Bu cezalar, "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak" suçundan verildi.
Diğer sanıklardan Tevfik Baran Önder 10 yıl, Deniz Parla, Kubilay Başkaya, Levent Muammer Meriçli ise 9'ar yıl 2'şer ay, Nizamettin Aras da 8 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. Bu cezalar, "Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan verildi. Mahkeme heyeti, Celaleddin Çabuk, Levent Kaytan, Çetin Yıldırım ve Burhan Ortancıl'ın beraatine karar verdi. Sanıklara ayrıca "iyi hal indirimi" uygulandı. Çorlu Tren Faciası Davası'nda verilen karardan 72 gün sonra, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin verdiği kararı oybirliğiyle onadı.
Öz'e ceza ve yargılama süreci
Öte yandan, süreç içinde Mısra Öz'e, "kamu görevlilerine hakaret" suçundan 8 bin 840 TL para cezası verildi. Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, Öz hakkında "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret" suçundan bir başka iddianame hazırlandı ve Çorlu 3. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Savcı, Öz'ün aynı suçtan bir kez daha cezalandırılmasını talep etti. Yargılama süreci ise devam ediyor.