Burdur’un Tefenni ilçesinin MHP’li Belediye Başkanı Ümit Alagöz partisinden istifa etti. Alagöz, "Teşkilatımızın, davamızın zarar görmemesi adına gösterilen gayretin ‘fitne’, ‘hainlik’ olarak nitelendirildiği, Türk töresine tamamen aykırı bir şekilde şeyh-mürit ilişkisinin oturtulmaya çalışıldığı bir yapıyla da yol yürüyemem" dedi.

MHP Burdur İl Başkanlığı görevini yürüten Gültekin Oktay’ın sağlık sebeplerini öne sürerek görevini bırakmasının ardından başkanlığa Mustafa Gün atandı. Yeni il başkanı ataması sonrası 8 ilçe başkanı geçtiğimiz günlerde partiden istifa ettiklerini açıklamıştı. Bugün ise Burdur’un Tefenni ilçesinin MHP’li Belediye Başkanı Ümit Alagöz partisinden istifa ettiğini duyurdu.

"9. Yargı paketi" olarak bilinen kanun Resmi Gazete’de yayımlandı "9. Yargı paketi" olarak bilinen kanun Resmi Gazete’de yayımlandı

Tefenni Belediye Başkanı Ümit Alagöz, yaptığı açıklamada şunları söyledi;

"Kendimi bildim bileli kalbim üç hilalle beraber çarptı. Tefenni Ülkü Ocakları Başkanlığı, MHP Tefenni İlçe yönetim kurulu üyeliği ve başkan yardımcılığı, MHP Tefenni İlçe Başkanlığı’nın ardından 2014 yılından bu yana Tefenni Belediye Başkanlığı görevini sürdürmekteyim. Dolayısıyla ‘lider-teşkilat-doktrin’ ilkeleriyle ilgili az çok fikir sahibi olduğumu düşünüyorum. Burdur’da yaşanan süreç herkesin malumudur. Burdur teşkilatında yaşanan bir gelişmeyle ilgili fikir beyan etmek, görüş sunmak teşkilatın bir ferdi olarak hakkımız olmakla, davamızın zarar görmemesi adına gayret göstermek de görevimizdir diye düşündüm. Hata etmişim, özür dilerim. Benim hayatımın davamız ve davamızın başarısı için geçmeyen bir günü dahi yoktu. Merak etmeyin ‘ büyük dava adamı’ rollerine girmeyeceğim. Ben bu teşkilatın en küçük tanesiyim. Kimsenin verdiği kararı eleştirmek, karşı çıkmak, fitne çıkarmak veya hainlik yapmak gibi bir niyetimin de olmadığını uzun uzun anlatmayacağım. İsteyen elbette istediği gibi düşünebilir. Tüm kamuoyunun hemfikir olduğu noktada, davamızın zarar görmemesi için mücadele vermenin adı ‘fitne’ ise ‘hainlik’ ise demek ki ben bu davayı ve teşkilatçılığı bilmiyorumdur. Özür dilerim. Şimdi, kendilerine ülkücü süsü verip, görev alamayınca, görevden alınınca, aday gösterilmeyince MHP’nin başarısız olması için MHP aleyhine çalışanlardan, partimizin rekabet ettiği partilerden olup bize hakaret edenlerden, iftira edenlerden ve bunlarla beraber olanlardan, Ocak dergisini bile almayanlardan, kamuoyunda haklarında tek bir olumlu kelime olmayanlardan, Genel Başkanın mitingine gelmeyip, çevrelerini de gelmemeleri konusunda telkin edenlerden, ülkücü geçinenlerden, ülkücülükten geçinenlerden davayı ve teşkilatçılığı öğrenmeye gayret edeceklere başarılar diliyorum. Ben bu kişi ve gruplardan davayı ve teşkilatçılığı öğrenemeyeceğim. Ben anılan şartlarda bu kişi ve gruplarla aynı yolu yürüyemem. Teşkilatımızın, davamızın zarar görmemesi adına gösterilen gayretin ‘fitne’, ‘hainlik’ olarak nitelendirildiği, Türk töresine tamamen aykırı bir şekilde şeyh-mürit ilişkisinin oturtulmaya çalışıldığı bir yapıyla da yol yürüyemem."