ABD'de 1 Eylül’de yaşamını yitiren sinema sanatçısı Ahu Tuğba için Beyoğlu Atlas Sineması’nda tören düzenlendi. Törende konuşan Ahu Tuğba'nın kızı Anjelik Calvin, "Sinemaya 40 yılının üzerinde emek veren bir kız çocuğu düşünün. Koşulsuzca sinemayı seven, ülkesini seven bir kız çocuğu... Onun için buradayız. Onu çok seviyorum" dedi. Törenin ardından Tuğba’nın cenazesi Teşvikiye Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından son yolculuğuna uğurlandı.
Türk sinemasının unutulmaz isimlerinden Ahu Tuğba, ABD'de birlikte yaşadığı kızı Anjelik Calvin'in evinde 1 Eylül'de hayatını kaybetmişti. KOAH hastalığı nedeniyle hayatını kaybettiği öğrenilen Tuğba'nın cenazesi, ABD'nin Miami eyaletinden dün İstanbul’a getirildi.
Tuğba, için bugün Beyoğlu Atlas Sineması'nda anma töreni düzenlendi. Törene Ahu Tuğba’nın kızı Anjelik Calvin ve yakınlarının yanı sıra, oyuncu Serpil Çakmaklı, Nuri Alço, Teoman Ayık, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven, Münir Özkul'un kızı Güner Özkul, Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney ve sevenleri katıldı.
Teoman Ayık: Türk sineması bir yıldızını daha kaybetti
Tören öncesi basın mensuplarına konuşan oyuncu Teoman Ayık, Ahu Tuğba ile yaptığı telefon görüşmesini anlatarak, Tuğba'nın ölmeden önce Türkiye'ye gelmeyi düşündüğünü belirtti. Ayık," Konuştuğumuz günün bir gün sonrası gece Anjelik'ten 'Annemi kaybettim' diye mesaj geldi. Beklemiyorduk öyle bir şey. Türk sineması bir yıldızını daha kaybetti. Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun" diye konuştu.
Törene katılanlar kürsüde duygularını şu sözlerle ifade etti:
"Onu çok seviyorum"
Ahu Tuğba’nın kızı Anjelik Calvin: Böyle bir durumda ne diyeceğimi bilemiyorum. Allah katında görevimizi yerine getirmek için buradayız. Sinemaya 40 yılının üzerinde emek veren bir kız çocuğu düşünün. Koşulsuzca sinemayı seven, ülkesini seven bir kız çocuğu... Onun için buradayız. Onu çok seviyorum."
"Yeşilçam'a altın harflerle ismini yazdırdı"
Serpil Çakmaklı: Burada isterdim ki, Ahu'nun tüm arkadaşları, dostları ve birlikte film çektiği sanatçılar olsun. Ama bir gün ölüm hepimizin kapısını çalacak. Her zaman söylerim bunu. İnanılmaz çok üzüldüm. Duygularımı şu an ifade edemiyorum. Yeşilçam'a altın harflerle ismini yazdırdı, gönüllere taht kurdu.
"Yarım asır beraber geçirdik"
Nuri Alço: Ahu Tuğba benim gerçekten can arkadaşım, can yoldaşım, kader arkadaşım, kardeşim, her şeyimdi. 50 yıl, kolay değil. Yarım asır beraber geçirdik. Bir çok filmde imzalar attık. Başımız sağoğlsun. Türk sinemasının başı sağ olsun. Maalesef sinemamız bir kar şeklinde eriyip gidiyor. 10 kişi ya kaldık ya kalmadık. Büyük kayıplar verdik. Kısa zamanda Murat Soydan’ı kaybettik. İlk filmimizi Edirne’de çektik. Daha yeni doğmuştu kızımız da yeni yaşına orada bastı. Yürümeyi orada öğrendi. Ne yazık ki böyle bir acı günde bir araya geldik. En son 11’de konuşmuştuk. Ev problemi vardı. Kiracısını çıkartmıştı. Oranın düzeni için aradı. Ustaları bulduk, yapılması için birilerini yönlendirdik. Yine 3 defa aradı. Maalesef üçüncüsünde açtım ama çok değişik, ağlamaklı bir sesle acı bir haber duydum. Kendimizi o anda kaybettik. Ahu, gerçekten çok kuvvetli, yüreği kuvvetli, hiç korkmayan, yılmayan ve dini inançlarına bağlı olan bir kız arkadaşımdı. Rahmetli annesi her zaman benim onu hep korumamı, beni dinleyeceğini söylerdi. Her şeyi düşünerek yapardı. Gerçekten aslan gibi bir kadındı. En son benim hastalığımda gözyaşlarıyla aradı, konuştuk. Dualarını etti. Biz gidecekken o bizden önce gitti. Kısmet öyleymiş. Allah onu daha çok seviyormuş yanına aldı. Toprağı bol olsun.”
"Bize gerçekten çok güzel eserler bıraktı gitti"
Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven: Yeşilçam sineması bize muhteşem duygular yaşattı. Bizi güldürdü, ağlattı, hüzünlendirdi, sevindirdi. Bu duyguları yaşatan özel insanlar yavaş yavaş aramızdan ayrılıyorlar. Ahu Tuğba onlardan biriydi. Özel bir insandı, sıradışıydı, cesurdu, göz alıcıydı. Bize gerçekten çok güzel eserler bıraktı gitti. Mekanı cennet olsun. Nur içinde yatsın.
"Sanatı, anıları, nezaketi hepimizin gönlünde, yüreğinde yaşayacak"
Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney: Sanatını ilk icra ettiği Yeşilçam, Beyoğlu. Dolayısıyla başladığı yerde, bugün uğurlamak için bir aradayız. Bire bir tanışamadım maalesef o da bizim eksikliğimiz. Bire bir tanışamadım ama hepsi şunu söyledi; sözünün eriydi. Lafını budaktan esirgemezdi. Aydın bir insandı dedi. Dolayısıyla Türk toplumunu yıllarca sadece nezaketi ve güzelliğiyle değil, bu karakteriyle de etkilemiş olduğunu dostlarından, kıymetli sanatçılardan bir kez daha dinlemiş olduk. Bedenini toprağa sırlayacağız ancak sanatı, anıları, nezaketi hepimizin gönlünde, yüreğinde yaşayacak.
Son yolculuğuna uğurlandı
Törenin ardından Tuğba’nın cenazesi Teşvikiye Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından defnedilmek üzere Zincirlikuyu Mezarlığı’na uğurlandı.