Kültür & Sanat

Van'da berivanlar katırlardan oluşturdukları konvoyla yaylaya çıkıyor

Bahçesaray'da erken saatlerde katır sırtında derin vadilerden, sarp bölgelerden geçen ve kıştan kalma kar birikintilerini aşan berivanlar, 3 saat süren zorlu yolculuğun ardından 2 bin 800 rakımlı yaylaya ulaşarak hayvanları sağıyor Berivanlardan Mihriban Boz: "Koyunlarımız olmasa geçinemeyiz. Bu yolculukta birçok kez düşüyoruz ama mecburuz. Bu bölgede kadınlar olarak hayvancılığı ayakta tutuyoruz. Biz olmasak hayvancılık biter"

Abone Ol

MESUT VAROL - Van'ın Bahçesaray ilçesinde berivanlar (süt sağan kadınlar) katırlardan oluşturdukları konvoyla 3 saat süren zorlu yolculuğun ardından 2 bin 800 rakımlı yaylaya ulaşarak hayvanlarını sağıyor.

İlçeye 15 kilometre uzaklıktaki Altındere Mahallesi'nde hayvancılıkla geçinen ailelerde büyük yükü kadınlar omuzluyor.

Ailelerine destek olmak, çocuklarına daha iyi şartlarda bakmak için günün ilk ışıklarıyla mesaiye başlayan berivanlar, ev işlerini tamamladıktan sonra yayla yolculuğuna çıkıyor.

Katır sırtında patika yolları, sarp bölgeleri ve dik tepeleri aşan berivanlar, kışın düşen ve halen erimeyen çığın oluşturduğu kar birikintilerinin üzerinden geçiyor.

Yaklaşık 3 saat süren zahmetli yolculuğun ardından küçükbaş hayvan sürülerinin otlatıldığı 10 kilometre uzaklıktaki 2 bin 800 rakımlı Küpe Yaylası'na ulaşan kadınlar, hem çobanlar için ekmek pişirip yemek yapıyor hem de hayvanları sağıyor.

Zaman zaman katır sırtından düşerek yaralanmalarına rağmen her gün bu yolculuğu yapan berivanlar, yaşadıkları zorluğu yaylada türküler söyleyip halay çekerek eğlenceli hale getiriyor.

Sağdıkları sütü bidonlara doldurarak eve dönen kadınlar, yaptıkları peynir, tereyağı, yoğurt gibi ürünleri satarak ailelerinin geçimine katkı sunuyor.

- 'Biz olmasak hayvancılık biter'

Berivanlardan Elmas Elbir, AA muhabirine, kırsalda iş yükünün kadınların omzunda olduğunu söyledi.

Geçimlerini hayvancılıkla sağladıklarını anlatan Elbir, şöyle konuştu:

'Sabah erkenden kalkıp işlerimizi yaptıktan sonra hayvanları hazırlıyoruz. Ardından beraber yayayla için yola çıkıyoruz. 3 saat süren yolculukla ancak yaylaya ulaşıyoruz. Çok zor, emek isteyen bir iş yapıyoruz. Bazılarımız düşerek ayağını, kolunu kırıyor. İlkbaharda çığ düşüyor, yol kapanıyor. Yürüyerek gelmek zorunda kalıyoruz. Bazı günler rüzgar esiyor, toz nedeniyle koyunları sağamıyoruz. Tüm zorluklara rağmen bu işi yapıyoruz. Hayvancılık yapmasak geçinemeyiz.'

Mihriban Boz da 'Koyunlarımız olmasa geçinemeyiz. Bu yolculukta birçok kez düşüyoruz ama mecburuz. Bu bölgede kadınlar olarak hayvancılığı ayakta tutuyoruz. Biz olmasak hayvancılık biter.' dedi.

Besici Ferdi Elbir de 'Köyde 8 bine yakın koyun var. Geçim kaynağımız hayvancılık. Her gün 40 kadın katırlarla bu zorlu yoldan yaylaya geliyor. Katırdan düşüp sakat kalan kalanlar var. Her gün 10 kilometre gidip 10 kilometre geliyorlar. Bu zahmete rağmen emeğimizin karşılığını yeterince alamıyoruz.' diye konuştu.