Malatya'nın Yeşilyurt ilçesinde Cemal Gürsel Mahallesi’nde AFAD’a bağlı Kuyuönü-2 Umut Konteyner Kent’te yaşanan hırsızlık olaylarından dolayı mağdur olduklarını iddia eden konteyner kent sakinleri güvenlik tedbirlerinin arttırılmasını istiyor.
KUYUÖNU-2 KONTEYNER KENTİNDE NE YAŞANDI?
Kuyuönü-2 Konteyner Kentte hırsızlık olaylarının arttığını ve bu yüzden aracını konteyner kent içine park ettiğini söyleyen Ahmet Korkusuz’un iddialarına göre konteyner kentte yeterince güvenlik önlemleri alınmıyor. Tel örgülerin açık, aydınlatmanın yetersiz olduğunu belirten Korkusuz, aynı zamanda güvenlik kameralarının da bulunmadığını söyledi.
“KESİNLİKLE BİR TANE GÜVENLİK KAMERASI YOK”
Aracını, artan hırsızlığa karşı konteyner kent içine park eden ve bu yüzden, bekçi ve güvenlik güçleriyle önce tartışmaya giren daha sonra olayların büyümesiyle karakolluk olan Korkusuz yaşadıklarını şöyle anlattı:
“29 Eylül’de hırsızlık olaylarından dolayı, (arabamızı keşfetmelerinden dolayı) arabamızı mecburen konteyner kent arası olmayan yola çektim. Ondan sonra bekçinin Kuyuönü-2 watsap grubunda paylaştığını gördüm, aşağı indim, dedim ki ‘Benim arabamı paylaşmışsınız fakat ben arabamı dün gece buraya çektim. Mecburiyetten çekmek zorundayım. Şahitlerim de var neden çektiğime dair, ispatlayabilirim size. Yukardaki tellerin açık olduğunu, lambaların yanmadığını ve AFAD’ı arayarak bildirdiğimi’ söyledim. O dana bana , ‘Ben 2 gündür geldim, lan halledeceğim, bekle’ dedi. Bende ‘Benimle böyle konuşmaya hakkınız yok’ dedim. Ondan sonra ağız dalaşı yaptık. Kesinlikle ben devletin bekçisine, memuruna küfür, hakarette bulunmadım. O da ağız tartışmasından dolayı ‘bekle, görüşeceğiz’ dedi. Anons etti, 4 ekip arabası, 10 dakika sürmeden geldi. Ondan sonra polislerde gelince bu bekçi onlardan biraz daha güven alarak benimle tekrar ağız dalaşına girdi. Akabinde polislerde bekçinin tarafında oldu. Bende kendimizi ispat edemeyeceğimizi anlayınca hemen video kaydına girdim. Video kaydımda elimde mevcuttur. Ondan sonra bekçi bana ‘kapat kapat’ dedi. Kapatmayacağımız söyledim. Telefonu elimden aldı, elimden almak isterken telefonum yere düştü. Telefonumu almak isterken polis beni itekledi. Telefonumu alıp ekran kilidini kilitledim. Ondan sonra video kapandı orada. Ayağa kalktım, polis bana vurdu. Ben yere düştüm. Zaten yerde baygınken oradakilerin yardımıyla kendime geldim. Ayağa kalktığımda polis bana biber gazını sıkıp, apar topar arabaya bindirdi. Ondan sonra öğreniyorum ki, bekçi annemi iteliyor, polis annemi tekmeliyor. Annemin de bundan dolayı darp raporu vardır. Biz bu olayda mağduruz, biz kesinlikle devletin memuruna en ufak hakaret, tehdit, küfürde bulunmadık. Konteyner kent giriş çıkışları serbest, kesinlikle bir tane güvenlik kamerası yok.”
“ELİMİZDE SU ŞİŞESİ BİLE YOK”
29 Eylül’de yaşanan bu olaya tanık olduğunu söyleyen anne Leyla Korkusuz ise iki oğlunun ve eşinin ters kelepçeyle gözaltına alındığını ileri sürdü. Leyla Korkusuz,
“Elimizde su şişesi bile yok. Şeker-tansiyon hastasıyım, raporlu hastayım. Ben diyorum su şişesi bile yok. Elimizde silah şeklinde hiçbir şey yoktur. Ben önüne geçtim diye bekçi iteledi, düşürdü, polis geldi tekmeledi ‘Kalk, bağırma’. Benim dizimde morluklar var. Bağırıyorum, diyorum ‘oğlum size ne yaptı?’ Tansiyon şeker hastayım, ağzımdan bir şey de çıkmış olabilir ama ben kesinlikle kötü bir şey söylemedim. Oğullarım nerede dedim. Yaptığımız budur. Bir bayanı darp etmek, Türkiye Cumhuriyetinde doğal bir şeyse herkesi darp etsinler, polisler kenara çekilsinler. Bir bayan olarak, anne olarak sesimi duyurmak istiyorum. Gereken yerlere, mercilere sesimi duyurmak istiyorum. Şu anda da bir belge gelmiş ‘konteyner kentten çıkaracağız’. Benim oğlum ne yapmış?”
diye konuştu.
EMNİYET: İDDİALAR GERÇEĞİ YANSITMAMAKTA
Öte yandan, aynı konu hakkında Malatya Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamalarda şu ifadelere yer verildi:
“01.10.2024 tarihinde bir basın/yayın organının ana haber bülteninde, ‘Malatya’daki bir konteyner kentte hırsızlık olaylarının artmasına öfkelenenler polisler ile tartıştı. ’ yönündeki haberi ile ilgili olarak yapılan araştırmalar neticesinde; 30.09.2024 tarihinde Yeşilyurt İlçemiz Cemal Gürsel Mahallesinde bulunan Kuyuönü-2 Umut Konteyner Kentte olaya taraf olan A.K. isimli şahsın belirtilen konteyner kente araç girişinin yasak olmasına rağmen aracı ile girmeye çalışması üzerine konteyner kentteki güvenlik görevlileri kendisini uyarmış, Şüpheli A.K. isimli şahıs ikazlara aldırış etmeden güvenlik görevlileri ile sözlü tartışmaya girmiştir.
Şüpheli A.K. isimli şahıs güvenlik görevlilerine karşı önce sözlü olarak tehdit ve hakaretlerde bulunmuş akabinde fiziki olarak saldırmıştır. Olay yerinde bulunan güvenlik görevlileri ve takviye amaçlı giden ekiplere de fiziki olarak saldırıda bulunan A.K. isimli şahıs kademeli olarak zor kullanılarak etkisiz hale getirilmiştir. Şüpheli A.K. isimli şahıs gerekli adli işlemler için Polis Merkezine sevk edilmek üzere araca bindirildiği esnada şüpheli şahsın yakınları olan Ö.K. va A.K. isimli şahıslar da olay yerine gelerek güvenlik görevlilerimize sözlü ve fiziki olarak mukavemette bulunmuşlardır. Şüpheli Ö.K. ve A.K. isimli şahıslar da kademeli olarak zor kullanılarak etkisiz hale getirilmiştir. Olaya müdahale eden 3 güvenlik görevlimiz yaralanmıştır.
Değerli Kamuoyunca bilinmelidir ki; Haber içeriğinde belirtilen iddialar gerçeği yansıtmamakta olup, iddiaların aksine İlimizde bulunan konteyner kentlerin etrafı tamamen tel örgüyle çevrilmiş, konteyner kent girişlerinde nizamiyeler oluşturularak giriş ve çıkışlarda gerekli kimlik kontrolü yapılmakta olup, 546 kamera sistemiyle konteyner kentlerimiz gece ve gündüz izlenmeye devam edilmektedir. Depremzede vatandaşlarımızın huzurlu ve güvenli bir ortamda günlük yaşamlarını sürdürebilmeleri için gerekli güvenlik tedbirleri alınmaktadır. Meydana gelen olay hakkında gerekli adli ve idari işlemler büyük bir titizlikle yürütülmektedir.”