Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde kent merkezinin tamamen yıkıldığı Malatya’da sanayici 2025’e umutla girmek istiyor. Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, "2024 yılında dünyadaki jeopolitik gerilimler ve ekonomik zorluklara rağmen özellikle 2025 yılına umutla bakıyoruz ve umutla girmek istiyoruz” dedi.
Depremde kent merkezini tamamen kaybeden Malatya’nın, 21 metrekarelik konteynerlerde ayakta durmaya çalışan esnafı, 2025 yılına umutla girmek istiyor. MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, esnafın 2025 yılında bir an önce yıkılan iş yerlerinin yapılarak teslim edilmesini istediğini belirti. Sadıkoğlu, şöyle konuştu:
"Kredilerin fiyatlarının düşmesine yansıyacağını umut ediyoruz"
"2024 yılında dünyadaki jeopolitik gerilimler ve ekonomik zorluklara rağmen özellikle 2025 yılına umutla bakıyoruz ve umutla girmek istiyoruz. İş dünyası olarak, Malatya Ticaret ve Sanayi Odası olarak bunu üyelerimiz adına temenni ediyoruz. İş dünya olarak en önemli sorunlarımızın başında, tedarik ürünlerimizdeki ham madde artışları var, işçi maliyetlerindeki artışlar var. Yine ihracatla ilgili ucuz işçilikte rekabet edemediğimiz ihracat kalemlerinde rekabet koşulları var ve özellikle bizim bu coğrafyamızda devam eden savaşın getirmiş olduğu, birçok savaş politikasından kaynaklanan ekonomik durağanlığın etkileri var. Umut ediyoruz ki önümüzdeki süreçte bu sıkıntıların birçoğu bertaraf olur. Merkez Bankası'nın belirlemiş olduğu, durağan giden faizle ilgili açıklamayla, faizi bir miktar düşürmeleri önümüzdeki süreçte kredilerin fiyatlarının düşmesine yansıyacağını umut ediyoruz.
"Umut ediyoruz ki bu iş yerlerinin teslimatı 2025'te değerli olacak"
Malatya'da, depremden etkilenen ve depremde yaralanan birçok insan daha düne kadar 20-30 personel çalıştırırken, ciddi ihracat ve ithalat yapabilen, şehirde hizmet sektöründe önemli yerlerde bulunan insanlar konteynerlere hapsolmuş durumda. 21 metrekare konteynerlerin içerisinde şehri terk etmeden buradayız diyen birçok üyemiz, özellikle 2025 yılında hemen bir an önce iş yerlerinin teslim edilmesiyle beraber, daha huzur içinde yaptıkları işi düzgün yönetilebilecek halde ve hizmet noktasındaki kalitesini ispat edebilecekleri atmosferlerde çalışmak arzusu var. Umut ediyoruz ki bu iş yerlerinin teslimatı 2025'te değerli olacak ve bu üyelerimizin güçlü bir şekilde ticaretini var etme çabası içinde olmasını sağlayacaklar.
"Deprem bölgesinde işçiden SGK kesintisi yapılmasın"
Özellikle yeni yılda enflasyonun daha makul seviyelere çekilmesi bizim umudumuz. Enflasyonun düşmesiyle birlikte alım gücünün artması, ham maddedeki, tedarikteki avantajların oluşmasını sağlayacak. Gerçekten işçi maliyetlerimiz, bizim dışarıyla rekabetimizin önünü engelliyor ama işçilerin geçimi noktasında sıkıntı yaşadıklarını da ifade etmek istiyorum. Buradaki işçilerimize deprem bölgelerinde, özellikle 8 bin 500 lira (SGK kesintisi) depremden kaynaklı olmak kaydıyla bu bölgelerde devlete ödenen bir payımız var. Biz normalde asgari ücretin dışında 8 bin 500 lira devlete para ödüyoruz. Bu deprem bölgelerine özel olarak bu 8 bin 500 liranın işçilerimize verilmesini arzu ediyoruz."
