Malatya’da kadınlar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutladı. Malatya Demokratik Kadın Platformu Sözcüsü Nurhayat Şimşek, "Bizi evle, savaşla, yoksullukla ve baskıyla kuşatmaya çalışan erkek egemen sistemin getirdiği eşitsizliğe, baskıya ve bizi susturmaya, haklarımızı gasp etmeye çalışanlara karşı birleşelim, mücadeleyi büyütelim" dedi.
Malatya Turan Emeksiz üst kavşağında 'Baharı da barışı da kadınlar getirecek' pankartı ardında bir araya gelen Malatya Demokratik Kadın Platformu bileşenleri, halaylar çekip sloganlar atarak 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutladı. Platform adına basın açıklamasın okuyan Nurhayat Şimşek, şu ifadelere yer verdi:
"Kadın olarak bizi yok sayanlara sizin yerli ve milli kutsal duvarlarınız bize dar gelir diyor, tüm emekçi kadınları kapitalist sömürüye karşı emek ve özgürlük mücadelesini büyütmeye çağırıyoruz. Kadın emeğini görünmez kılan, savaşlarla yoksullaştıran, güvencesizleştiren ve yaşam hakkını elinden alan, otoriter politikalarınızı kabul etmiyoruz. Kadınların uğradıkları eşitsizlik, ayrımcılık ve sömürüye karşı seslerini daha fazla yükseltebilmeleri, taleplerini alanlarda dillendirebilmeleri için 8 Mart'ın Türkiye'de tüm kadınlar için resmî tatil ilan edilmesini talep ediyoruz. Geçmişten bugüne mücadele ederek, örgütlenerek, direnerek ve dayanışarak dünyayı değiştiriyoruz. Bizi evle, savaşla, yoksullukla ve baskıyla kuşatmaya çalışan erkek egemen sistemin getirdiği eşitsizliğe, baskıya ve bizi susturmaya, haklarımızı gasp etmeye çalışanlara karşı birleşelim, mücadeleyi büyütelim. Kadınlar örgütlendiğinde, birlikte mücadele verdiğinde dünya değişir."
"Kadınların emeği her gün biraz daha görünmez kılınmaktadır"
CHP Malatya İl Başkanlığı’nda açıklama yapan İl Kadın Kolları Başkanı Nezahat Aydın ise şunları söyledi:
"Cumhuriyet’in kuruluş taşlarını döşeyen özgür kadınların bugün getirilmek istendikleri nokta, dünden bugüne artmaya devam eden kayıplarımızda görülmektedir. 22 yıllık karanlık iktidar, kadınları karanlığa mahkum etmekten bir adım geri durmamıştır. 2020 yılına kadar kadın cinayetleri ve tecavüz vakaları binde 1400-1500 düzeyinde artmıştır. 2008 ve 2024 yılları arasında, 16 yılda bilinen 4 bin 867 kadın katledilmiştir. 2021 yılından beri kadın cinayetleri yüzde 162, şüpheli kadın ölümleri neredeyse yüzde 100 artmıştır. 2024 yılı, en çok kadın ölümünün gerçekleştiği yıl olmuştur. 2025’in ilk 2 ayında ise bilinen 49 kadın cinayeti işlenmiş ve 53 şüpheli ölüm gerçekleşmiştir.
Kadın emekçiler, aynı işi yaptıkları erkek işçilerle eşit şartlarda çalıştırılmamakta ve kadın oldukları için ayrımcılığa uğrayarak, erkek işçilerle eşit ücret alamamaktadır. Ayrımcılığın, şiddetin, sömürünün ve yok sayılmanın gölgesinde bırakılmak istenen kadınların emeği her gün biraz daha görünmez kılınmaktadır. Cam silerken düşen, tarla biçerken yaralanan ve sigortasız işlerde zarar gören kadınların görünmez emeği, rakamlarla bile doğru ifade edilmemektedir."
"Kadınların emeğini hatırlamak için toplandık"
Arazilerine “Kamulaştırmasız El Koyma Suretiyle Tescil' işlemi yapılan İkizceli kadınlar, nöbet tuttukları çadırda, 8 Mart Kadınlar Günü etkinliği düzenledi. Etkinlikte açıklama yapan Malatya Haçova Köyü Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Şengül Doğan şunları söyledi:
“Bugün, burada yalnızca bir günü kutlamak için değil, kadınların emeğini, direncini, mücadelesini ve hak ettiği değeri hatırlamak için toplandık. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, sadece bir kutlama değil, aynı zamanda bir farkındalık ve dayanışma günüdür. Tarih boyunca kadınlar, tarlada, fabrikada, ofislerde, evlerde, sokaklarda, bilimde, sanatta, siyasette ve hayatın her alanında alın teri döktü. Ancak çoğu zaman bu emek görünmez kılındı, hak ettikleri değeri görmediler, göremediler. Oysa bir toplumun gerçek kalkınması, kadınların özgürlüğü, eğitimi, sağlığı ve ekonomik bağımsızlığı ile mümkündür. Kadın güçlüyse, toplum güçlüdür. Bugün hala eşitsizliklerin, ayrımcılığın, şiddetin ve hak ihlallerinin sürdüğünü görüyoruz. Kadınların eğitime erişimi, iş hayatında fırsat eşitliği, siyasette daha fazla temsil edilmeleri ve en önemlisi güven içinde yaşama hakkı için mücadele etmeliyiz. Unutmayalım ki, kadın hakları insan haklarıdır. Bu mücadelede yalnız değiliz. Kadınların omuz omuza verdiği bu mücadelede, erkekler de eşitlik için kadınların yanında durdukça, toplumlar daha adil ve huzurlu bir hale gelecektir."