Malatya Eczacılar Odası Başkanı Ebru Sönmez, ilaç fiyat kararnamesinde yapılan düzenlemeyle ilgili “ Deprem bölgesindeki eczacılar odası ve eczacılar olarak yapılan düzenlemeyle ciddi anlamda batma noktasına geldik. Bu bölgedeki eczacı odaları ve eczacılar her zaman devletimizden ekstra bir iyileştirme yapmasını beklerken maalesef cirolarımız gitgide ciddi oranda düştü. Kârlılık oranımızda ciddi oranda azaldı. Burada yaşam mücadelesi veren eczacılarımıza can suyu olmasını beklerken maalesef bir hayal kırıklığı söz konusu oldu" dedi.

Malatya Eczacılar Odası, eczacıların yaşadığı sorunlara ilişkin basın toplantısı düzenledi. Oda Başkanı Ebru Sönmez, şunları söyledi:

“Yıllardır ekonomik sıkıntılarla boğuşan eczacılarımız, 2009’da çıkarılan ve yıllar içerisinde kadükleşen ilaç fiyat kararnamesi ile yaşam mücadelesi verirken 2023 yılında üst üste yapılan iyileştirmelerle az da olsa nefes almışlardır. İlaca yapılan son 3 fiyat kuru ayarlamasında yani ilaç fiyat artışlarında eczacıların kârlılık baremleri düzenlenmemiş, dolayısıyla ilaç fiyatı arttıkça düşen eczacı karlılıklarından müteessir eczanelerimiz ekonomik olarak yangın yerine dönmüştür. Yapılan düzenlemede ekonomik sebeplerden dolayı ilacı yeterli miktarda üretmeyen ilaç sanayisi ve yine ilacı yeterli miktarda eczacıya ulaştırmayan dağıtım kanalları için, ilaç yokluğu oluşmasın sebebiyle lehlerine düzenleme yapılmış, fakat ettiği yemin gereği hastasına ilacı ulaştırmak için kapı kapı dolaşan Türkiye’nin her yerinde WhatsApp gruplarında ilaç arayan ve tek derdi halkın sağlığı olan eczacılarımız yok sayılmışlardır. 

Sağlıkta tasarruf olmayacağı defalarca taramızca dile getirildi 

Ülke olarak yaşamış olduğumuz tüm felaketlerde en ön saflarda cansiperane çalışan eczacıların görmezden gelinmesi, iflasa sürüklenmelerine seyirci kalınması sosyal devlet, sağlıklı millet anlayışına ters düşmektedir. Sağlıkta tasarruf olmayacağı defalarca tarafımızca dile getirilirken bu tasarrufun sadece eczaneler üzerinden yapılacağı tahmin bile edilememiştir. Yapılan bu yanlıştan acilen dönülmesi gerekmektedir. Devleti ve milleti için 7/24 kesintisiz ilaç ve sağlık hizmeti sunan eczaneler kaderlerine terk edilmemeli, üvey evlat muamelesi görmemelidir. Eczanelerin yok olması demek sağlık sisteminin çökmesi demektir. Bu bağlamda Malatyalı eczacılar olarak çağrımızdır; acilen bu yanlıştan dönülmeli, eczacıya hak ettiği değer verilerek gerekli ekonomik iyileştirmeler yapılmalıdır. Gerekli düzenlemeler yapılmadığı takdirde yapılacak bütün eylemler de en ön saflarda hakkımızı alana kadar mücadele edeceğimizi buradan tüm yetkililere bildiririz."

"Kronik rahatsızlıklarla alakalı ilaçlarımızdaki yokluklar devam ediyor"

İlaç yokluğunun devam ettiğini aktaran Sönmez, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Sanayi ve dağıtım kanallarıyla alakalı bir iyileştirme yapıldı. Şu anki iyileştirmeyle ilaç kuru yüzde 21,74’e yükseldi ama euro yüzde 38,70’lerde. İlaç sanayisinin istediği iyileştirme yapılmadı, onun için hala kronik rahatsızlıklarla alakalı ilaçlarımızdaki yokluklar devam ediyor. Dağıtım kanalları da maalesef ilaçlarını eczanelere vermemeye başladılar. Eczacılar olarak Türkiye genelinde hastalarımıza ilaç bulmaya çalıştık. İlaca zam geldikten sonra dağıtım kanallarında bazı ilaçların ortaya çıktığını maalesef üzülerek gördük. Bu da anlaşılıyor ki ilaçlara zam gelmeden maalesef hastaların sağlığı hem dağıtım kanalları hem de ilaç sanayisi tarafından göz ardı edildi. Eczacılar kesintisiz ilaç hizmeti vermeye devam etti, hiçbir hastasına ‘ilaç yok” demedi. Eczacılarımız yok sayıldı. Yapılan iyileştirme sadece dağıtım kanalları ve ilaç sanayisine yapıldı. Eczacıların yapılan zamla birlikte kârlılıkları ciddi oranda azaldı. Deprem bölgesindeki eczacılar odası ve eczacılar olarak yapılan düzenlemeyle ciddi anlamda batma noktasına geldik. Bu bölgedeki eczacı odaları ve eczacılar her zaman devletimizden ekstra bir iyileştirme yapmasını beklerken maalesef cirolarımız gitgide ciddi oranda düştü. Kârlılık oranımızda ciddi oranda azaldı. Burada yaşam mücadelesi veren eczacılarımıza can suyu olmasını beklerken maalesef bir hayal kırıklığı söz konusu oldu. Eczacılarımızın hak ettikleri kârlılık oranıyla ilgili bir düzenleme yapılmazsa her türlü eylemin en ön safında yer alacağız.”  

“Türk milleti Avrupa ve Amerika’daki bütün insanların, hastaların ulaştığı ilaçlara artık ulaşamamaktadır"

Uzman eczacı Tahir Özelçi ise şu şekilde konuştu:

“Biz eczacılar olarak ilacın hastaya ulaştırdığı noktada bunun zorluğunu hastayla yüz yüze kalarak yaşıyoruz. Hastanın ateşli çocuğuna ilaç verememesinin, kanserli hastasına ilaç götürememesinin sıkıntısını birebir eczaneler yaşıyor. Hastanın gözlerinin içine bakıp, 'Bu ilacı bulamadık' diye üzülen eczacılar. Dolayısıyla eczacılarında ekonomik olarak rahatlayacağı ve hastaya da ilacın ulaşımının önünde engel olunmayacak bir İlaç Fiyat Kararnamesi acilen yenilenmelidir. 85 milyon Türk milleti Avrupa ve Amerika’daki bütün insanların, hastaların ulaştığı ilaçlara artık ulaşamamaktadır. Baktığınız zaman 250’nin üzerinde dünyada kullanılan yeni molekül sırf İlaç Fiyat Kararnamesi'nde euronun sabitlenmesinden ötürü ilaç firma sahipleriyle ilaç firma sanayinin bu ilaçları Türkiye’ye ucuza getirmek istememelerinden dolayı ülkeye girmemektedir. Yani halkımızın sağlığına sunulamamaktadır, bu çok garip bir durumdur. İlacın ucuz ve ulaşılabilir olması gerekmektedir. ilaç ucuz ama ulaşılabilir değil. En pahalı ilaç, bulunamayan ilaçtır. En pahalı ilaç, çocuğuna götürülemeyen ilaçtır. En pahalı ilaç eşine, babasına ve yakınına götürülemeyen ilaçtır. Yetkililerden beklentimiz; bir an önce Türk toplumunun sağlık ihtiyaçlarının karşılanabilmesi için İlaç Fiyat Kararnamesi Türk Eczacıları Birliği, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu, Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu’nun olduğu bir toplantıda ele alınmalı ve insanlara ilacın rahatlıkla temin edilebileceği, ilaç yokluklarının konuşulmadığı bir kararname hazırlanıp, hizmete sunulmalıdır."

"Molekül ilaçlar maalesef ülkemizde insanımızın tedavisine sunulamamaktadır"

Antibiyotik, kronik hastalık, şeker ve tansiyon ilaçlarına ulaşılamadığına dikkat çeken Özelçi, “Avrupa’da yeni tedaviye sunulan yeni molekül ilaçlar maalesef ülkemizde insanımızın tedavisine sunulamamaktadır. Bir taraftan ilaç sanayisi ekonomik sebepleri gerekçe göstererek ilacı üretmeyecek, diğer taraftan dağıtım kanalları elindeki stoku koruyabilmek ve finansman gelirlerini karşılamak adına eczanelere vermeyecek hastayla yüz yüze kalan eczacı bunun üzüntüsü ve derdini yaşayacak. İlaç Fiyat Kararnamesi'nde de tehditkâr bir şekilde ilacı üretmeyen ve ilacı dağıtmayan dağıtım kanallarına iyileştirmeler yapılacak ama sahada bu işin yükünü taşıyan, bu işin emeğini veren eczacılar yok sayılacak. Böyle bir dünya yok” dedi.

İktidar "etki ajanlığı" suçu getiren maddede geri adım attı, teklif geri çekiliyor İktidar "etki ajanlığı" suçu getiren maddede geri adım attı, teklif geri çekiliyor