Osmanlı Devleti'nin Filistin topraklarından çekilmesinin ardından 55 yıl boyunca vefatına kadar Kudüs nöbetine devam eden Iğdırlı Onbaşı Hasan'ın hikayesini ele alan oyuna ilişkin AA muhabirine açıklamada bulunan oyunun yazarı ve yönetmeni Yaşar Elmas, Filistin meselesinin son asırdaki serüvenini sahneye taşımaya çalıştıklarını söyledi.
Elmas, oyunun "İnsan neden bir kapıyı 55 yıl boyunca bekler?" sorusunun cevabını aradığına işaret ederek, "Oyunumuz, Filistin'de ve son bir yıldır da Gazze'de yaşanan soykırımın kısa bir özeti olarak okunabilir. Aslında Filistin'de bir Osmanlı barışının olduğunu ve Osmanlının bölgeden ayrılışıyla düzenin bozulduğunu seyirciye anlatıyoruz." dedi.
"Filistin ve Gazze'yle ilgili bir şeyler söylediğinizde mimleniyor ve dışlanıyorsunuz"
Oyunun evrensel bir ruhu olduğunu vurgulayan Elmas, en büyük hayalinin dünyanın dört bir tarafında bu eseri oynamak olduğunu ifade etti.
İsrail ordusunun Gazze'ye yönelik saldırılarının Lübnan'a da sıçramasıyla savaşın bölgesel bir hal aldığını belirten Elmas, "Türkiye'nin de bu savaşın içine çekilmek istendiğine inanmak istemiyorum. Savaşı başlatanların bu kadar cesaretli olacağını düşünmüyorum. Çünkü bu, 200 yıllık dünya düzeninin değişmeye başlaması demektir. Bu kadar mazlumun gözyaşını dökenlerle hesaplaşmamızın vakti geldi. Bebeklerin, çocukların, kadınların gözyaşlarının artık durmasını istiyorum." diye konuştu.
Yaşar Elmas, bölgede yaşananlara sanat dünyasının yeterince tepki vermediğini de dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Filistin ve Gazze'yle ilgili bir şeyler söylediğinizde hemen mimleniyor ve dışlanıyorsunuz. Özellikle Batı'da insanlar bu meseleye dair daha cesur davranıyorlar. Türkiye'deki sanat camiası ise bu konuda yeterince duyarlı değil. Tepki göstermek cesaret gerektiriyor. Siz yaşanan vahşete tepki gösterdiğinizde, ciddi bir ambargoyla karşı karşıya kalıyorsunuz. Bunu aşmak için, ciddi anlamda bir birliktelik ve dayanışmaya ihtiyaç var."
"En büyük amacımız, o toprakların kolay kazanılıp bırakılmadığını izleyenlere anlatabilmek"
Oyuncu Metin Çingiliç ise Filistin meselesinin yıllardır kanayan bir yara olduğunu belirterek, sahneye taşıdıkları bu oyunla, yaşanan dramın temelinde nelerin yer aldığını seyirciye göstermeye çalıştıklarını söyledi.
Oyunun, gerçek bir hikayeden yola çıktığına dikkati çeken Çingiliç, "Orada yaşanan zulmü doğrudan göstermek yerine zulmün kaynağına inmeye çalışıyoruz. En büyük amacımız, o toprakların kolay kazanılıp bırakılmadığını izleyenlere anlatabilmek. Kahramanımız Hasan Onbaşı, Osmanlı oradan çekildikten sonra halk tedirgin olmasın diye bölgede gönüllü olarak kalıyor. Oyunda, Hasan Onbaşı'yı orada gönüllü olarak kalmaya iten o nedeni seyirciye sunmaya çalışıyoruz." dedi.
Çingiliç, Osmanlı devletinin hakim olduğu her yerde adaletli bir şekilde hükmettiğinin altını çizerek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Osmanlı, o bölgenin son ve gerçek hamisiydi. Çünkü kimseye zulmetmedi. Kimsenin ne dinine ne de diline karışmadı. Biz bu durumu Balkanlardan Filistin'e kadar her yerde gördük. Bugün orada İsrail zulmü, vahşeti ve soykırımı yaşanıyor. Geldiğimiz noktada Filistin'in, Gazze'nin gözümüzün önünde yavaş yavaş eriyip gittiğine şahit oluyoruz. Filistin ve Gazze meselesini gündemden düşürmemek için ne gerekiyorsa yapmalıyız. Bu oyun da bunun bir parçası olarak okunmalıdır."
Oyunda Elmas ve Çingiliç'in yanı sıra ayrıca Abdurrahman Merallı ve Coşkun Uğur rol alıyor.
Muhabir: Ümit Aksoy