Birçok insan için güne başlamanın en güzel yolu, mis kokulu bir kahve ile uyanmaktır. Uzmanlar ise son zamanlarda bu konuda farklı bir görüşe sahip. Sabahları ilk iş kahve içmek yerine, vücudumuzun doğal uyanma sürecini beklemenin daha faydalı olduğunu savunuyorlar.
Erken saatlerde kahve tüketimi, kortizol salınımını yapay olarak tetikleyerek, günün ilerleyen saatlerinde yorgunluk ve halsizlik hissine yol açabilir. Hatta bu durum, uykusuzluk problemlerine de neden olabilir.
KAHVEYİ NE ZAMAN İÇMELİYİZ?
Uzmanlar, kahvenin kahvaltıdan sonra veya öğleden sonra içilmesini öneriyor. Bu sayede kortizol seviyesinin doğal dengesinin korunması ve kahvenin uyarıcı etkisinden daha fazla verim alınması sağlanıyor.
Kahveyi daha sağlıklı hale getirmek için şu önerilere de dikkat edebilirsiniz.
Kafeinsiz kahve veya yarım kafeinli kahve tercih edebilirsiniz.
Süt veya krema eklemek, kahvenin asidik etkisini azaltabilir.
Şeker yerine tarçın veya kakao gibi doğal tatlandırıcılar kullanabilirsiniz.
Bol su içmeyi ihmal etmeyin.
Sonuç olarak: Sabah kahvesi keyfini doyasıya çıkarmak için, uyandıktan sonra en az 1-2 saat beklemek ve kahveyi kahvaltıdan sonra veya öğleden sonra içmek daha sağlıklı bir tercih olacaktır.
Unutmayın, sağlıklı bir güne başlamak için en önemli şey, vücudunuzun doğal dengesine saygı duymak ve ihtiyaçlarını dinlemektir.