Kültür & Sanat

Kahve gibi içilen "çedene" tozu 400 liraya kadar alıcı buluyor

Tunceli'nin Pertek ilçesinde köylülerce hasat edilen ve temizleme, kurutma gibi işlemlerin ardından "sıkot" adı verilen taş havanda öğütülen çedene tozunun kilogramı 300-400 lira arasında satılıyor Köylülerden Semi Ber: "Bazı hastalıklara karşı çok faydası oluyor ve içinde herhangi bir katkı maddesi yok"

Abone Ol

SİDAR CAN EREN - Tunceli'nin Pertek ilçesinde köylüler, dağlık arazilerde yetişen çedeneleri toplayarak geleneksel yöntemlerle kahve gibi içilebilen toza dönüştürüyor.

İlçeye bağlı Aşağıgülbahçe köyü sakinleri, yıllardır ürettikleri çedene tozunu evde kullanmanın yanı sıra satıp kazanç da sağlıyor.

Bölgedeki engebeli arazilerde çedene yetiştiren üreticiler, sonbaharın gelmesiyle olgunlaşan meyveleri toplamak için kolları sıvadı.

Hasat öncesi çedene ağaçlarının altına çadır seren köylüler, gerekli hazırlıkların ardından dallardaki yeşil renkli çedeneleri sırıklarla yere düşürüyor. Zorlu mesaiyle çedeneleri torbalara dolduran köylüler, daha sonra ürünleri evlerine taşıyarak bahçelerinde güneşin karşısına seriyor.

Birkaç günlük sürenin sonunda iyice kuruyan çedeneler, bu defa üreticilerce eleklerden geçirilip toz, toprak, ot ve dal parçalarından ayıklanıyor. Odun ateşi üzerine konulan saclarda kavrulan çedeneler, köylülerin 'sıkot' adını verdikleri taş havanda öğütülerek kahve gibi toz haline getiriliyor.

Bilimsel adı 'pistacia terebinthus' olan çedene, ülkenin farklı yerlerinde menengiç, çitlenbik, çıtlık, çitemik, bıttım, çıtımık, çıtlık, çetemük, yabani antep fıstığı, çıtırık ve çöğre adlarıyla da biliniyor.

- 'Kilogramını 300-400 liraya satıyoruz'

Çedene üreticisi Mahmut Irmak, AA muhabirine, Aşağıgülbahçe köyünde yıllar önce dikilmiş çok sayıda çedene ağacının olduğunu söyledi.

Bazı komşularının çedene ağaçlarını aşılayarak çam fıstığına çevirdiğini ifade eden Irmak, 'Çedeneler yazın kırmızıyken sonbaharda olgunlaşıp yeşil oluyor. Çedeneleri sıkot dediğimiz taşla öğüterek kilogramını 300-400 liraya satıyoruz.' dedi.

Köylülerden Semi Ber de Aşağıgülbahçe köyünün 400 hanelik bir yer olduğunu anlattı.

Bölgede daha çok hayvancılığın yaygın olduğunu belirten Ber, 'Bu aylarda çedene hasadı başlıyor ve biz de ev ihtiyacımıza göre topluyoruz. Çedene yağı çok sağlıklı ve Almanya'ya gittiğim zaman mutlaka götürüyorum. Bazı hastalıklara karşı çok faydası oluyor ve içinde herhangi bir katkı maddesi yok.' diye konuştu.

Köylülerden Anık Öz, çedene ağaçlarının atalarından kalma olduğunu aktardı.

Öz, üretimin meşakkatli yanlarının olduğundan bahsederek, 'Çedene ağaçları her yıl çok sayıda meyve veriyor ve güzün çedene toplayıp kahveye dönüştürüyoruz. Çedene kahvesini genellikle evimizde tüketiyoruz, çok yararı oluyor.' ifadelerini kullandı.