İzmir'de Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği'ne karşı iş bırakan sağlık emekçileri, İzmir İl Sağlık Müdürülüğü önünde lokma dağıtıp besteledikleri şarkılarla yönetmeliği protesto etti.
Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği'nin geri çekilmesi talebiyle iş bırakan aile hekimleri, hemşireler ve ebeler, eylemlerini üçüncü gününde de sürdürdü. Sağlık emekçileri, İzmir Sağlık Platformu bileşenleri öncülüğünde İl Sağlık Müdürülüğü önünde toplanarak basın açıklaması yaptı. Sağlık emekçileri besteledikleri şarkılar ve lokma dağıtımı yaparak tepkilerini dile getirdi.
Eylemin üçüncü gününde İzmir Sağlık Platformu üyeleri adına basın açıklamasını yapan İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Seha Yüksel, "Aile hekimleri, aile sağlığı merkezlerinde çalışan ebe ve hemşireler olarak, meslek onurumuz ve geleceğimize sahip çıkmak için başladığımız iş bırakma eyleminin 3. gündeyiz 19 Ekim 2024 Cumartesi günü Ankara da miting yapmıştık. Sağlık Bakanı bizi duymadı, 01 Kasım 2024 tarihinde 'Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği' ni çıkardı. Uyarılarımızın dikkate alınmaması nedeni ile sendikalar, Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu ve Türk Tabipleri Birliği olarak 3 gün iş bırakma kararı aldık. Sağlık Bakanlığı'na bu yönetmeliğin aile hekimliği sistemini nasıl çökerteceğini anlatmaya çalışıyoruz Halkımıza ülkenin dört bir yanında meydanlardan sesleniyoruz. Bu yönetmeliğin yaratacağı ortamın halkımızın sağlığını nasıl etkileyeceğini ifade ediyoruz" şeklinde konuştu.
"Sahanın sesine kulak verilmeli"
Yeni yönetmeliğin sağlık emekçilerinin motivasyonunu düşüreceğini ve sağlık hizmetlerinin kalitesini olumsuz etkileyeceğini belirten Yüksel, "Elinizi reçetelerimizden ve tedavimizden çekin. Hastalarımız ile aramıza performans ile girmeyin. Yarattığınız sağlık sistemi krizini özveri ile çalışan hekim ,ebe ve hemşirenin üzerine yıkmayın. Birinci basamağı artık daha da fazla tüketmeyin. Bu yönetmelik derhal iptal edilmelidir. Aile hekimlerinin ve hastaların haklarını koruyan, koruyucu hekimliği destekleyen yeni bir yönetmelik hazırlanmalıdır. Sendikaların, Türk Tabipleri Birliği ve Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu'nun görüşleri mutlaka alınmalı sahanın sesine kulak verilmelidir" diye konuştu.
Hekimlerin taleplerini sıraladı
Hekimlerin taleplerini de dile getiren Yüksel, "Kamusal bir hizmet olan birinci basamak sağlık hizmetlerinin fiziki ve tıbbı donanımı ve aile sağlığı merkezleri kamu tarafından sağlanmalıdır. Halkımıza nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmemiz için yeterli zaman ve olanak sağlanmalıdır. Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği ve ekip anlayışını gözeten bir sistem inşa edilinceye kadar aile sağlığı merkezi sayısı hekim başına 2 bin nüfusu aşmayacak şekilde artırılmalıdır. Kadrolu ve güvenceli yeterli hemşire, ebe, teknisyen görevlendirilmeli, aşılama ve diğer koruyucu hekimlik uygulamaları desteklenmeli, geliştirilmelidir. Kadrosuz, güvencesiz bir şekilde çalışan emekçiler (gruplandırma elemanları) kadroya geçirilmelidir. Aile hekimlerine ve tüm sağlık emekçilerine emekliliğe yansıyacak tek kalemden oluşan, insanca yaşamaya yetecek düzeyde, izin kullandıklarında, hastalandıklarında, çocuğu olduğunda veya ailesinden biri öldüğünde kesilmeyecek maaş ödenmelidir. Gelire katkısı yüzde 20’yi geçmeyecek ve yapılan hizmetin niteliğini ödüllendiren bir performans uygulamasına geçilmelidir" dedi.
"Bırakın işimizi yapalım"
Bu yönetmelik geri çekilene kadar mücadeleye kararlılıkla devam edeceklerini belirten Yüksel, "Genç hekimlerimizi pasaportları elleri başka ülkelerin yollarında, diplomalarımız duvarda, önlüklerimiz askıda, hastalarımız kapıda kalmasın, bu yanlıştan derhal geri dönün bırakın işimizi yapalım" ifadelerini kullandı.