Haber: Zehra DEĞİRMENCİ/Sibel KAHRAMAN
(BURSA) - Memur zamlarını protesto amacıyla gerçekleştirilen iş bırakma eylemiyle ilgili duyuru yapan Kültür Emekçileri Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi, Hukuk ve Toplu İş Sözleşmesi Sekreteri Burç Balcı hakkında soruşturma başlatıldı. Balcı, "Bu soruşturmaya yol açan varsa ihbarlar ya da bu soruşturma emrini veren bürokratlar hakkında da suç duyurusunda bulunacağız" dedi.
Kültür Emekçileri Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi, Hukuk ve Toplu İş Sözleşmesi Sekreteri ve devlet sanatçısı Burç Balcı hakkında, TÜİK’in açıkladığı yıllık enflasyon rakamlarının çok altında kalan 11,54’lük memur zammına dikkati çekebilmek amacıyla ülke genelindeki diğer konfederasyonlar ve memur sendikalarıyla birlikte yapılan iş bırakma eylemiyle ilgili duyuru yaptığı gerekçesiyle soruşturma başlatıldı.
Konuya ilişkin ANKA Haber Ajansı’na konuşan Balcı şunları söyledi:
"13 Ocak tarihinde Türkiye’de pek çok sendikayla beraber bizim de sendikamız 1 günlük iş bırakma eylemine katıldılar. Bu eylemin amacı memurlara yapılan yüzde 11.54’lük zammın TÜİK rakamlarının altında kalmasıydı. Bunun sonucunda eyleme katılanlar oldu. Ben de kurumuma ve üyelerime bunların duyurusunu yaptım. Daha sonra da bu duyuruyla ilgili soruşturma açıldı. Biz de şaşırdık çünkü eyleme katılanlarla ilgili bir soruşturma değil bu eylemin duyurulmasıyla ilgili bir soruşturma. Henüz sebeplerini görüşmedik üst makamlarımızla. Ancak şöyle bir durum var; sendikamız uzun süredir düzenli bir şekilde raporlar hazırlıyor. Özellikle kültür sanat kurumlarımızla ve orkestramızla ilgili bu raporları düzenli şekilde biz Kültür ve Turizm Bakanlığıyla, Meclisimizle, vekillerimizle de paylaşıyoruz. Bunların neticesinde bazen soruşturmalar açılıyor, bazen görevden alınmalar olabiliyor ve bunların neticesinde belki bireysel birtakım şeylerden hareketle nesnel olarak bizim üzerimizde bu soruşturma açılmış olabilir.
"Sendikal hakların kullanımı engellendi"
Bu durum Türk Ceza Kanunu'nun 118. maddesine göre sendikal hakların kullanımının engellenmesi gibi bir sonuç doğuruyor çünkü sadece bir kişiye açılmıyor bu soruşturma. Bir kişi için açılmışken diğer bir sürü insan ifade vermeye çağrılıyor müfettişler tarafından. Burada bir korku ve baskı unsuru oluşmuş oluyor. Bu üzücü tabii. Bu konuda ben üst makamların da çok bilgisi olduğunu düşünmüyorum, görüşeceğiz. Sendikamız bununla ilgili elbette ki yasal tüm haklarını, işlemleri başlattı. Dolayısıyla bu soruşturmaya yol açan varsa ihbarlar ya da bu soruşturma emrini veren bürokratlar hakkında da suç duyurusunda bulunacağız.
"İş bırakma eylemi Anayasal bir hak"
İş bırakma eylemiyle ilgili tabii ki çalışanların akıllarında bazen sorular oluşabiliyor. Ben onunla da ilgili sizi hukuki bilgi vereyim. Türkiye'deki memurların, sendikal hakların dayanağı 4688 sayılı kamu görevlileri sendikaları ve toplu sözleşme kanunu. İş bırakma eylemi de aslında anayasal bir hak. Anayasanın 51. ve 90. maddeleriyle güvence altında. Ayrıca 4688 sayılı yasanın getirdiği güvencenin dışında Anayasa Mahkemesi, Danıştay ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin pek çok emsal kararı var. Dolayısıyla eyleme katılmanın suç olmadığının yasal olarak bilindiği bir eylemin duyurulmasıyla ilgili bir şikayet olması ve buna soruşturma açılabilmesi bizi hayrete düşürdü açıkçası. Bununla ilgili girişimlerimizi başlattık.
Bu dediğim gibi Türk Ceza Kanunu'na göre sendikal açıdan insanların sendikaya duyduğu güveni de sarsıcı ve bunun suç olduğu izlenimini yaratan bir soruşturma oluyor. Bu yüzden de insanların üzerine bir baskı oluşuyor. Bu da Türk Ceza Kanunu’nun dediğim gibi 118. maddesine göre aslında suç teşkil ediyor. Bununla ilgili gerekli suç duyurusu ve üst makamlara da başvurularımızı başlattık.
"Kamu zararı da oluşuyor"
Tabii burada bir kamu zararı da oluşuyor. Nasıl ki müfettişlerin o ile gönderilmesi o ilde belki on güne varan konaklama bedelleri, yol masrafları ve özellikle bu tip kamu zararlarının devlete ödetilmesi açıkçası çok büyük bir zarar. Dolayısıyla biz bunun da çok mantıklı da olmadığını düşünüyoruz. Suç olmayan bir şey soruşturma açılması da sebebini bizim de merak ettiğimiz bir durum. Üst makamlarla görüşeceğiz. Herhalde sebebi ortaya çıkacaktır diye düşünüyoruz çünkü bakanlığımızla da sürekli temas halindeyiz. Raporlarımızı paylaşıyoruz.
"Soruşturma kişisel husumetle açılmış olabilir"
Sendikamız özellikle çok büyük bir özellik taşıyor. Alanda birebir sahada çalışan emekçilerden oluşan bir yönetimi var. Dolayısıyla sanatçılardan oluşan bir yönetim var. Sahanın sorunlarını bilerek raporlayabilen bir sendika. Bu açıdan da açıkçası yöneticiler için büyük bir avantaj bizim raporlarımızın değerlendirilmesi. Bunları değerlendirdikleri için de bu vesileyle teşekkür ederim. Bu soruşturmanın muhtemelen daha alt düzeydeki bürokratların kişisel husumetleriyle de açılmış olabileceğini düşünüyoruz. Değerlendireceğiz, hukuksal süreç devam edecek."
