(MALATYA)- İnönü Üniversitesi’nin kuruluşunun 50’nci yılı törenlerine katılan Yüksek Öğrenim Kurumu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, ''Deprem felaketi, Malatya'daki iki üniversitemizi de derinden etkilemiştir. Akademisyenlerimiz, idari personelimiz ve öğrencilerimiz arasında hayatını kaybedenler, yaralananlar olmuş; yaşanan bunca yıkıma ve zorluğa rağmen devlet-millet dayanışmasıyla yaraları kısa süre içinde ve büyük ölçüde sarabilmek mümkün olmuştur'' dedi.
İnönü Üniversitesi, kuruluşunun 50’nci yılı vesilesiyle bir program düzenledi. Programa, YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’ın yanı sıra Malatya Valisi Seddar Yavuz, İnönü ailesi adına Gülsüm Bilgehan, Zeynep Bilgehan, YÖK Yürütme kurulu üyeleri, Veleybol Federasyon Başkanı, İnönü Üniversitesi önceki rektörleri, çeşitli üniversite rektörleri, STK temsilcileri, Öğretim üyeleri, personel ve öğrenciler katıldı.
Depremde, akademisyenler, idari personel ve öğrenci kayıpları yaşadıklarını belirten Prof. Dr. Erol Özvar, şunları söyledi:
''Ülkemizde son asrın en ağır felaketi olan ve yüreklerimizi derinden kedere salan bu depremlerden en fazla etkilenen illerimizden biri de maalesef Malatya olmuştur. Deprem felaketi, Malatya'daki iki üniversitemizi de derinden etkilemiştir. Akademisyenlerimiz, idari personelimiz ve öğrencilerimiz arasında hayatını kaybedenler, yaralananlar olmuş; yaşanan bunca yıkıma ve zorluğa rağmen devlet-millet dayanışmasıyla yaraları kısa süre içinde ve büyük ölçüde sarabilmek mümkün olmuştur.
Yükseköğretim Kurulu olarak bizler de bütün imkânlarımızla ilk andan itibaren deprem bölgesindeki üniversitelerimizin ve öğrencilerimizin yanında olduk. Deprem bölgesindeki öğrencileri kendi illerindeki üniversitelere yerleştirirken, genel kontenjandan kesinti yapmaksızın yüzde 25 ek kontenjan tanımlanması, özel öğrencilik ve kayıt dondurma hakkının tanınması gibi uygulamaları hızlıca hayata geçirdik. Deprem bölgesinde yer alan, başta Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya illerimizdeki üniversitelerde görev yapan öğretim elemanlarına ödenen geliştirme ödeneği oranı, 18 ay için yüzde 250 olarak belirlenmiştir. Yükseköğretim Kurulu olarak, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bütün imkânlarımızla depremden etkilenen üniversitelerimizin yanında olmaya devam edeceğiz.
İnönü Üniversitesi, yalnızca eğitim ve bilimsel öğretimde değil, aynı zamanda sağlık hizmetlerinde de Türkiye'nin ve dünyanın saygı duyduğu bir merkez haline gelmiştir. Tıp fakültesinin kıymetli personelinin başarılarını büyük bir takdirle izlediğimizi ifade etmek terim.''
''Yapay zekâ programları 80 üniversiteye yayılacak''
Yükseköğretim Kurulu'nun geçen yıl büyük bir kampanya başlattığını ifade eden Prof. Dr. Erol Özvar, şöyle devam etti:
''Yükseköğretim Kurulun'un geçen sene başlatmış olduğu çok büyük bir kampanya var. Bildiğiniz üzere, yapay zekâ ve yapay zekâya dayalı ön lisans ve lisans düzeyinde 17 ayrı programı 20 farklı üniversiteye açtık. Bu sene, bu programları kısmet olursa 80 üniversiteye birden açacağız. Bu sene itibariyle, inşallah sağlık ve zirai alanda, yani tarım alanında da dijitalleşmeye ilişkin yeni programlar açacağımızı sizlere bildirmek isterim. Üniversitemizin gerek yapay zekâ, gerek ziraat, gerekse sağlık ve dijitalleşme programlarına ilişkin yeni çalışmalarını kendilerinden beklediğimizi ifade etmek istiyorum."
İnönü Üniversitesi’nin yarım asırlık geçmişinde yaklaşık 150 bin mezun verdiğine işaret eden YÖK Başkanı, ''İnönü Üniversitesi, yarım asırlık geçmişinde, yaklaşık öğrenebildiğimiz kadarıyla 150 bin mezun vererek; bilim, düşünce, sanat, sağlık, ekonomi ve toplumsal alanlarda ülkemizin kalkınmasında değerli katkılar vermiş bir üniversitedir. Mezunlarının ülkenin dört bir yanında üstlendikleri sorumluluklar, bu üniversitenin ne denli güçlü bir birikime sahip olduğunu bizlere göstermesi bakımından fevkalade önemlidir'' diye konuştu.