30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 102’nci yıldönümü dolayısıyla Hekimhan Belediyesi tarafından Zafer Gecesi düzenledi. İlçe merkezinde düzenlenen programa katılan Cumhuriyet Halk Partisi Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, burada yaptığı konuşmada,

“Hekimhan’ın ne eksiği varsa, ne söz verdiysek hepsini gerçekleştireceğiz. Hiç merak etmeyin Hekimhan’ı bu bölgenin en güzel ilçesi yapacağız. Bunu Hekimhan ve Hekimhanlılar hak ediyor. Hekimhan sadece kayısının değil cevizin, madenin, kültürün, tabii ki en önemlisi hoşgörünün, barışın ve kardeşliğin başkenti. Bu barış, kardeşlik, hoşgörü tohumlarına su verenlere selam olsun”

ifadelerine yer verdi.

30 AĞUSTOS’UN DEĞERİNİ, KIYMETİNİ BİLMELİYİZ”

30 Ağustos’un değerini, kıymetini Türkiye topraklarında yaşayan her birimiz bilmeliyiz” diyen Ağbaba, şunları kaydetti:

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İBB'nin etkinliklerine ilişkin resen soruşturma başlatıldı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İBB'nin etkinliklerine ilişkin resen soruşturma başlatıldı

“30 Ağustos’un ne anlama geldiğini bugün yaşadığımız koşullara nasıl bir etkisi olduğunu hep beraber bilmeliyiz. Eğer 30 Ağustos gerçekleşmemiş olsaydı, her turlu yokluğa, yoksulluğa rağmen yedi düvele karşı başarısız olsaydık bugün burada bir arada olamazdık. Eğer 30 Ağustos’ta başarılı olmasaydık bilin ki Türkiye, bugünkü Türkiye olmazdı. Türkiye, 30 Ağustos’tan zaferle çıkmasaydı bugün belki Suriye’de mezhep kavgalarından dolayı birbirimizi kesiyorduk, belki Irak’taki gibi etnik kavgalardan dolayı birbirimizi kesip, köle pazarlarında satıyorduk. Bugün Türkiye bir Suriye, Irak, Tunus değilse, kadınların sokağa çıkarılmasının yasak olduğu Afganistan, Pakistan ya da Libya değilse bunu 30 Ağustos’a, laik Türkiye Cumhuriyetine borçluyuz. Bunu, o zaferi gerçekleştiren, bu toprakların yetiştirmiş olduğu en büyük en buyduk devrimci Mustafa Kemal Atatürk’e borçluyuz.”

“26 AĞUSTOS’U KUTLAYIP 30 AĞUSTOS’U KUTLAMAYANLARI KENDİMİZDEN SAYMIYORUZ”

Milletvekili Ağbaba, konuşmasının devamında şunları ifade etti:

“Bizler tarihimizle gurur duyacağız. 26 Ağustos’ta Malazgirt Zaferi’nin yıldönümü kutlandı. Malazgirt Zaferi de bizimdir, 30 Ağustos Zafer Bayramı da bizimdir. Bunları ayrıştıran, 26 Ağustos’u kutlayıp 30 Ağustos’u kutlamayanları kendimizden saymıyoruz. Bizim tarihimiz ortaktır. 1453 yılında belki dünyanın en güzel, içinden boğaz geçen şehrini ülkemize kazandıran; Malatyalının, Muşlunun, Trabzonlunun huzur içerisinde yaşadığı İstanbul’u bize hediye eden Fatih Sultan Mehmet’i rahmetle anmalıyız. Fatih Sultan Mehmet bizim tarihimizdir. Bugün birilerinin sevmediği, fırsat buldukça kötülediği ancak bir bahar sabahı İstanbul işgal edildiğinde boğazda düşman kuvvetlerinin gemilerini gördüğünde elinde hiçbir imkân yokken büyük bir umutla düşman gemilerine bakarak çakmak çakmak gözleriyle “Geldikleri gibi giderler” diyen Mustafa Kemal Atatürk’te atamızdır, rehberimizdir, büyüğümüzdür. Mustafa Kemal’de, Fatih Sultan Mehmet’te, Malazgirt’in komutanı Alparslan’da bizimdir. Hep böyle yaklaşmalıyız, böyle de yaklaşacağız. Tarihimiz birdir, ayrışmayacağız, bölünmeyeceğiz. Hep beraber bu memlekete huzuru, kardeşliği ve refahı getirmek için hep birlikte mücadele edeceğimizi belirtmek istiyorum. Yürekten, içten 30 Ağustos Zafer Bayramınızı kutluyorum.”

Zafer Gecesinde halk müziği sanatçıları Nilüfer Sarıtaş ve Oğuz Aksaç sahne aldı. Geceye katılan İzmir Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, Hekimhanlılarla halay çekti.

“30 AĞUSTOS’UN NE DEMEK OLDUĞUNU DÜŞÜNMEK, ANLAMAK GEREKİYOR”

Gecenin son bölümünde sahne alan ve birbirinden güzel türkülerle alandakileri coşturan halk müziği sanatçısı Oğuz Aksaç,

“Bütün Ortadoğu seçilerinin sonucunu yaşayıp, büyük bir kaosun içerisine doğru sürüklenirken cumhuriyet değerlerinin ne kadar önemli olduğunu, bu toplumu ne kadar ileriye taşıdığını hep birlikte daha iyi görüyoruz değil mi? İşte çok zor koşullarda hayatını ortaya koyarak bu toprakları özgürlüğe kavuşturmuş, hayatını kaybetmiş dedelerimiz, büyüklerimiz, savaşanlarımız için öncelikle şükran duygumuzu ifade etmek istiyorum. 30 Ağustos’un ne demek olduğunu türlü türlü şekillerde düşünmek, anlamak gerektiğine inanıyorum. Bugün hep beraber bu toplumun hangi koşullardan çıkıp bu aydın günlere, en azından ileride daha aydın günler olacağına inandığım günlere hep beraber ortak, diri bir sesle cevap vereceğine inanıyorum”

dedi.

 

 

 

Muhabir: Ferdi Durdu