Ben bilmem arkadaş bakan dediğin böyle olacak!
Sadece bakmayacak, baktı mı göze şıp diye anlayacak.
Ne gerek o kadar teferruata.
Makro,
Mikro,
Gösterge,
Rakamlar,
İstatistikler,
Merkez bankası,
Bunlar ayrıntı!
Bundan sonra bakmasını bilen iki göz yeter!
Ekonomi bu kardeşim siz teferruatlara bakıncaya kadar, elin oğlu yol alıp gidiyor!
*
Para ve maliye politikalarında artık yeni vizyon…
Gözler…
Gözlerle yönetiliyor, ekonomi!
Bakanın gözündeki ışıltıdan anlayacaksın durumu.
Buna göre alacaksın pozisyonu.
Yani gözlerden okuyacaksın, ne okuyacaksan!
Sürekli gözlere bakacaksın.
Tabi bakmak da yetmiyor.
Neye baktığını bileceksin!
Bakıp da göreceksin!
Gördüğünü anlayacaksın!
Öyle öküzün trene baktığı gibi bakmayacaksın…
Aşkla bakacaksın.
İki gözüm felsefe ile bakacaksın ki.
Gözlerde ne gördüğünü anlayasın.
Ona göre yol haritanı çizesin!
*
İyi ki şu dar zamanda böyle bakan bir bakanımız var!
Kendileri Ankara’dan kalkıp ta Londra’ da ki yatırımcıların gözlerine bakmaya gitti…
*
Yanınızda, Merkez Bankası Başkanı, Ekonomi bürokratları, dosyalar dolusu doküman götürmenize gerek yok!
İki güzel bakan ışıl ışıl göz götürdünüz mü yeter!
Minimum maliyetle azami kar!
İşte görün de çatlayın, dış dünyada nasıl anlatılır bir ekonomi.
Merak mı ettiniz nasıl geçti diye bu toplantı…
Eğer siz bakanın gözüne bakıp anlamadıysanız.
Ben size bakanın ağzından anlatayım.
Sayın göze bakan Bakanımız diyor ki:
“Toplantı sonrasında, aldığımız tepkiler çok olumluydu. Yatırımcının gözlerinden anlıyorsunuz.
Gözler gerçekten önemli!
Bakışından, duruşundan.
Tam zamanında başlayıp tam zamanında bitirdik.
Mutlu ayrıldıklarını gördük” diyor.
Boşuna demiyorlar gözler kalbin aynasıdır, diye.
*
Duyar gibi oluyorum sizleri:
“Bu mutlu ayrılıktan bize ne düşecek Londra’dan” diyorsunuz?
İnanın onu ben de bilmiyorum.
O sadece bakanın gözlerinde saklı.
Siz de anlıyorsanız gözlerden, bakarsınız bakan gözlere, anlarsınız!
Yalnız benim anladığım kadarıyla Londra’da bize düşen bir şey yok ama Londra’dakilere davet var.
Mealen “Doları yılsonuna kadar sabit tutacağız. Getirirseniz paranızı bizim memlekete, yılsonuna kadar faiz alırsınız. Giderken de getirdiğiniz kur üzerinden alır paranızı gidersiniz. Dolarınız yine aynı dolar, Türk Lirasından aldığınız faizi de afiyetle yersiniz” diyor.
Yabancılar buna inanırda gelir mi?
Bu da yabancıların bizim bakanın gözünden aldığı ışığa bağlı!
*
Hazır gelmişken, sayın Bakan Londra’dan…
Bir zahmet çıkıp dolaşsanız da sokak sokak…
Bir baksanız da halkın gözüne…
Cumhurbaşkanımızın dediği gibi;
“Ortada muhalefetin koparttığı yaygara mı var?”
Yoksa halkın feryadı mı?
Anlasanız halini…
Elektrik faturası,
Doğalgaz faturası,
Derken,
Kalmış mı halkın mecali?
Ne mutlu bize…
Gözlere bakan, bakıp da anlayan bakanımız var.