Gündem

Esila Ayık'ın avukatı Göksun Canberk Uluğ: Esila depremden dolayı bayıldı ancak gardiyanlar onu hastane yerine tekrar koğuşuna götürmek istedi

Ekrem İmamoğlu için düzenlenen protestolarda gözaltına alınan ve tutuklanan üniversite öğrencisi Esila Ayık’ın avukatı Göksun Canberk Uluğ , kronik kalp ve böbrek rahatsızlığı bulunan müvekkilinin 24 Nisan Perşembe günü İstanbul’da yaşanan depremden dolayı fenalaşarak bayıldığını ancak gardiyanların onu hastane yerine tekrar koğuşuna geri götürmek istediğini açıkladı.

Abone Ol

(ANKARA)-Ekrem İmamoğlu için düzenlenen protestolarda gözaltına alınan ve tutuklanan üniversite öğrencisi Esila Ayık’ın avukatı Göksun Canberk Uluğ , kronik kalp ve böbrek rahatsızlığı bulunan müvekkilinin 24 Nisan Perşembe günü İstanbul’da yaşanan depremden dolayı fenalaşarak bayıldığını ancak gardiyanların onu hastane yerine tekrar koğuşuna geri götürmek istediğini açıkladı.

Kadıköy’de binlerce üniversite öğrencisinin katıldığı Dayanışma Sahnesi’ndeki protestolar sırasında, taşıdığı bir döviz gerekçesiyle gözaltına alınan ve ardından "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan tutuklanan üniversite öğrencisi Esila Ayık’ın avukatı Göksun Canberk Uluğ ANKA'ya konuştu. Esila’nın yaşanan 6.2 büyüklüğündeki depremden dolayı nefes alamayarak bayıldığını belirten Uluğ, gardiyanların Esila’yı hastane yerine  tekrar koğuşuna geri götürmek istediğini söyledi:

"İlk önce 4 şiddetinde deprem olduğunda biraz panik olmuş, kapıyı da açmamış gardiyanlar. Ondan sonra 6.2’lik deprem olunca nabzı çok yükselmiş, tansiyonu düşmüş. Koğuş kapısı kitli olduğu için dışarı çıkamamışlar. Gardiyanlar bu sırada depremden aşağı inmişler mahkumlar yukarıda kalmış. Bu sırada Esila’nın eli ayağı kitlenmiş nefes alamamış ondan sonra bayılmış. Bayıldıktan sonra gardiyanları çağırmışlar bir gardiyan ‘Bir şey olmaz panik atak geçiriyor, herkes geçiriyor zaten’ demiş. Koğuştakiler ‘Bu kızın kalp hastalığı var siz bir şey olursa sorumluluğunu alıyor musunuz’ diyince dışarı çıkartmışlar. ‘Hastaneye değil koğuşuna geri götürelim’ demişler dışarıda biraz beklettikten sonra Esila’yı. Esila, ‘Bilincim yarı açık yarı kapalı idi elim ayağım kitlenmişti biraz da kusmuştum o halimi de görünce numara yapmadığımı farkettiler ikna oldular’dedi.

Hastaneye götürülürken mi yoksa hastanede mi anlamadım ama jandarmanın biri ‘Bunun kalp hastalığı yok ya depremden oldu’ demiş. Acile gittiğimde soruları duyabiliyordum ancak cevap veremiyordum bilincim yarı kapalı yarı açıktı. Doktorlara cevap verememiş . Ondan sonra serum takılmış. Esila,’Kalbim sıkışıyor bıçak saplanıyor gibi ağrı oluyordu’ dedi.  EKG ve EKO çekilmiş. Akşama kadar baya kötüydüm arkadaşlarımı ve ailemi çok merak ettim bana hastaneden döndükten sonra akşam ‘yıkılan hiçbir bina yok’ diye söylediler dedi. Esila, ‘Akşama kadar durumdan haberdar olamadım o sebeple kalbim sıkıştı fenalaştım’ dedi. Cezaevi müdürü cildiyeye de götüreceklerini, cilt ilaçlarını yazdıracaklarını belirtmiş ancak sadece nefrolojiye götürmüşler.

Bu gardiyanlar ‘Giyinmesini bilsen burda olmazdın’ demişti ya, o konu hakkında ifadesini almışlar Esila’nın. Esila, ‘Avukatım yanımda olsun’ demiş ‘avukatlık bir durum yok’ demişler. Esila ifadesini vermiş ancak sürekli ifadesine müdahale etmişler. Ne söylediyse yumuşatarak yazıyorlarmış. 4 defa ifadesini değiştirmiş.Esila,’ Zorlayarak kendi dediklerimi yazdırttım’ dedi. Bu kıyafet mevzusunda da dün tatil olduğundan geçici müdür gelmiş. pijama ile dolaştığı için müdür ‘Sen her sabah uyandığında sürekli avukat gelecekmiş gibi bekliceksin, pijama sadece uyumak için. Burası resmi bir kurum senin pijamayla dolaşacağın yer değil’ demiş."