DEM Parti, gazeteciler Barış Pehlivan, Serhan Asker ve Seda Selek’in gözaltına alınmasına ilişkin “Basının neredeyse yüzde 90’ını denetimine almasına rağmen sınırlı sayıdaki muhalif kanala, gazeteye ve sınırlı sayıdaki muhalif gazeteciye tahammül edemeyen iktidar gerçeklerden korkuyor. Muhalif tek bir söze tahammül edemiyor, gerçekleri duymak ve görmek istemiyor” denildi.
DEM Parti Basın Bürosundan, gazeteciler Barış Pehlivan, Serhan Asker ve Seda Selek’in gözaltına alınmasına ilişkin açıklama yayınlandı. Açıklamada, “İktidar, sadece gazetecilik yaptıkları, toplumu bilgilendirdikleri ve gerçekleri halka anlattıkları için muhalif basına yönelik baskılarda ve saldırılarda sınır tanımıyor” denildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Kürt basına yönelik saldırılar şimdi diğer muhalif medyaya yönelik genişletiliyor”
"Bugün de Halk TV yazar ve yorumcuları, Barış Pehlivan, Serhan Asker ve Seda Selek gözaltına alındı. Ayrıca RTÜK muhalif televizyonlara göz açtırmıyor, ceza üstüne ceza kesiyor. Son iki hafta içinde özgür basından Necla Demir, Rahime Karvar, Ahmet Güneş, Welat Ekin, Vedat Örüç, Reyhan Hacıoğlu ve Eylem Babayiğit tutuklandılar. Yıllardır Kürt ve sosyalist basına yönelik saldırılar şimdi diğer muhalif medyaya yönelik olarak genişletiliyor.
“Gerçekleri öğrenmek ve paylaşmak, herkesin en temel hakkıdır”
Basının neredeyse yüzde 90’ını denetimine almasına rağmen sınırlı sayıdaki muhalif kanala, gazeteye ve sınırlı sayıdaki muhalif gazeteciye tahammül edemeyen iktidar gerçeklerden korkuyor. Muhalif tek bir söze tahammül edemiyor, gerçekleri duymak ve görmek istemiyor. Bu tutum evrensel hakların, ifade ve düşünce özgürlüğünün önündeki en büyük engellerden biridir. Özgür basınla başlayan muhalif basınla devam eden bu saldırılar halkın haber alma hakkına da yöneliktir. Gerçekleri öğrenmek ve paylaşmak, herkesin en temel hakkıdır. Gazetecilerin susturulduğu, halkın haber alma hakkının kısıtlandığı bir ortamda ne demokrasiden ne de adaletten söz edilebilir.
“Asıl büyük suç ve utanç gazeteciliği ve halkın haber alma hakkını engellemektir”
Ne gerçek gazeteciler ne de toplum ve biz bu saldırılara boyun eğmeyeceğiz. Gazetecilik suç değildir, asıl büyük suç ve utanç gazeteciliği ve halkın haber alma hakkını engellemektir. Bu vesileyle bir kez daha her türlü engellemeye, baskıya ve saldırıya rağmen mesleğini yapmaya çalışan, meslek onurunu sahiplenen gazetecileri sahipleniyoruz, dayanışma içinde olduğumuzu belirtiyoruz.”