Çeltik tarlasında pirinç üreticisini ziyaret edip, sorunlarını dinleyen CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, pirinç üreticilerinin TMO'nun alım fiyatının üreticileri enflasyon karşısında koruyan bir fiyat olmasını istediklerini belirtti. 

CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer, Mersin'in Silifke ilçesine bağlı Kurtuluş köyünde çeltik üreticilerini ziyaret etti. Üretici Halil Açıkbaş'ın anlattığı sorunları dinleyen Gürer, " Türkiye’de çeltik üretiminde ilk olarak Edirne, Samsun, Balıkesir, Bursa, Kırklareli, Kastamonu, Çanakkale, Çorum, Çankırı, Diyarbakır illeri akla gelir. Mersin’de de pirinç yetişmesi çok bilinmez. Ülkemizde pirinçte dışa bağımlılığın bitmesi için bu sürecin de doğru bir planlamaya ve üreticinin bu işten beklediği gelirin sağlamasına bağlı. Çin, Vietnam, Hindistan, Tayland başlıca ithalat yaptığımız ülkeler" dedi.

Gürer, çeltik üretiminin bu yıl iyi göründüğünü belirterek, “Türkiye, pirinçte ürettiği kadar neredeyse yurt dışından ithal etmek durumunda. Oysa çeltikle ilgili üretim alanlarının genişletilmesi ve destek verilmesi bu açığı azaltır. Pirinç arz açığı var ve ciddi ithalat yaptığımız bir ürün" diye konuştu.

Pirincin sofranın vazgeçilmezi olduğunu anlatan Gürer, artan fiyatlar nedeniyle bulgurun sofralarda daha fazla yer almaya başladığını ifade etti. 

Asgari ücrette ortak talep.: İşçi: Geçinemiyoruz, 30 bin olmalı. İşveren: Vergiler düzenlensin, 30 bin olsun Asgari ücrette ortak talep.: İşçi: Geçinemiyoruz, 30 bin olmalı. İşveren: Vergiler düzenlensin, 30 bin olsun

"Çeltiğimizin durumu iyi ama para ederse"

Gürer, 40 yıldır çeltik üretimi yapan Halil Açıkbaş’a ürünün durumunu sordu. Üretici Açıkbaş, "Çeltiğimizin durumu iyi ama para ederse. Yabani otlarla mücadele ediyoruz. Görünürde verim güzel olacak gibi. Burası Kurtuluş köyü, bu köyde yıllardır çeltik yetişir. Ya buğday ya çeltik ile araziyi değerlendiriyoruz" dedi.

Arazileriye ilgili yaşadıkları soruna da değinen Açıkbaş, üretim girdi maliyetlerindeki artıştan yakındı. Açıkbaş, "Çeltikte iki sefer ilaçlama yapıyoruz. Su giderimiz var. Bu yıl çeltikten umudum var ama alım fiyatı iyi olursa. Geçen yıl 18 liraya satmıştık. Biz zarar etmeyelim, kendimizi kurtaralım diye uğraşıyoruz. Bir de bu işin zarar etmesi var. Geçen yıl diyelim dönümünü biçere 500 liraya verdik. Su parasını devlet birden yükseltti, bayağı yüksek bir seviye oldu. 500 lira civarında. Girdi maliyetleri çok artıyor" ifadelerini kullandı.

Ömer Fethi Gürer de tarımsal girdi maliyetlerinin TÜİK verilerine göre yüzde 54 oranında arttığını, ancak üreticinin zarar etmeden makul bir karla ürününü satmayı beklediğini vurguladı.

"Eski mutluluğumuz bitti"

Gürer’in, kazanıp kazanmadığını sorması üzerine üretici Açıkbaş, “Bugüne kadar kazanıyorduk. Bugünlerde kazanmıyoruz. Son bir yılda enflasyon artınca girdi maliyetleri fazla olunca gübresi, ilacı, suyu, işçiliği... Bunlar tavan yaptı. Eski mutluluğumuz bitti. Kredi kullanmıyorum, kendi imkanlarımla dönmeye çalışıyorum. Parasız yaşıyoruz yani. Şimdi ben emekliyim. 12 bin 500 lira verecekti bana, 12 bin 500 lirayı bile vermedi. 11 bin 800 lira para verdiler. Nasıl olur dedim, bu kadar yatmış dediler. Yani 12 bin 500 lira bile alamıyoruz. Gelir gider dengemiz bozuldu, zar zor yaşıyoruz. Çiftçilik yapıyordum, oradan gelirimle denge sağlıyordum, şimdi ondan da mahrum oluyorum” diye konuştu.

Ömer Fethi Gürer farklı bölgelerde de çeltik üreticileri ile görüştüğünü, üreticilerin TMO alım fiyatının çiftçiyi enflasyon karşısında koruyan bir fiyat olması istediğini belirtti. Gürer, "TÜİK’in tahminine göre çeltik üretiminin Türkiye’de yüzde 8,9 artarak 980 bin ton olması beklenmektedir. Üretim artışına rağmen ithale zorunlu ürünlerden pirinç fiyatları dönem dönem artış göstermektedir. Rafta artan fiyat çiftçiye aynı oranda yansımamaktadır. Çeltik üreticileri ürün hasat edilip çiftçi sattıktan sonra tüccara geçince fiyat artıyor. Üretici korunmazsa aracı kazanırsa sonunda olan üretimin gerilemesi, dışa bağımlılığın artması oluyor" ifadelerini kullandı. 

Muhabir: Haber Merkezi