Türkiye'nin Şam Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Köroğlu, Suriye Enerji Bakanı ve Kültür Bakanı ile görüştü Türkiye'nin Şam Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Köroğlu, Suriye Enerji Bakanı ve Kültür Bakanı ile görüştü

(ANKARA) - CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, 6 Şubat 2023 depremleri sonrasındaki çalışmalar ve yardımlara ilişkin soru önergesine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum tarafından verilen yanıtları değerlendirirken, "Çalışmalar ve yardımlar şeffaf biçimde kamuoyu bilgisine sunulmalıdır. Bakanlığın yanıtında inşa sürecine ilişkin genel bilgiler yer alırken, yardımların dağılımı, toplanan bağışların hangi projelere yönlendirildiği ve uluslararası desteklerin detaylarına ilişkin sorular yanıtsız bırakılmıştır. Bu durum yardımların şeffaf bir şekilde yönetilip yönetilmediği konusunda kamuoyunda soru işaretlerine yol açmaktadır." ifadesini kullandı. 

Gürer yaptığı açıklamada,  6 Şubat 2023 depremleri sonrası yardım ve inşa faaliyetlerine ilişkin Bakan Kurum’un yanıtlaması talebiyle soru önergesi verdiğini ve şu soruları yönelttiğini bildirdi:

"İş insanlarının bağış tutarları, yapılan bina sayısı ve toplam nakit yardım miktarı nedir? Kamu bankalarının yaptığı konut sayısı ve sağladıkları parasal katkı ne kadardır? Deprem bölgesine iki yıl içinde bütçeden ayrılan toplam tutar ve devlet tarafından doğrudan yapılan bina sayısı nedir? Vatandaşlardan toplanan yardımların toplam tutarı ve bu yardımlarla yapılan konut sayısı nedir? Yurt dışından sağlanan toplam maddi destek miktarı ve bu desteklerle yapılan konut sayısı nedir? Yurt dışında yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının sağladığı maddi destek miktarı nedir? Televizyon kampanyalarıyla toplanan desteklerin tahsil edilen miktarı ve bu desteklerle yapılan konut sayısı nedir?"

Bakan Kurum'un ise yanıtında depremlerden etkilenen 11 ilde bugüne kadar 201 bin 580 bağımsız bölümün hak sahiplerine teslim edildiğini, yıl sonuna kadar 453 bin bağımsız bölümün de teslim edilmesinin planlandığını bildirdiğini ifade eden Gürer, Kurum’un yanıtında, "AFAD ve TOKİ işbirliğiyle çalışmaların sürdüğünü, hasarın yoğun yaşandığı Hatay, Kahramanmaraş, Adıyaman, Malatya, Gaziantep ve Osmaniye'de öncelikli olarak kentsel dönüşüm projelerinin devam ettiğini, ayrıca, depremde orta ve üzeri hasarlı yapıların yeniden inşası için hibe ve kredi destekleri sağlandığını belirttiğini" aktardı.

Bakan Kurum, 6 Şubat'taki depremler sonucu illerde oluşan hasarların giderilmesi, inşa ve ihya çalışmalarının bakanlık ile AFAD ve TOKİ işbirliğinde sürdürüldüğünü belirtti.

Gürer'den yanıta eleştiri

Gürer, milletvekillerinin yazılı sorularının kamuoyunu bilgilendirme amacı taşıdığını belirterek, bakanlıkların soruları tam yanıtlamadığını kaydetti. Bağışlar ve uluslararası yardımlarla ilgili soruların yanıtsız bırakıldığını, iş insanlarından gelen bağış miktarları, bu yardımlarla yapılan bina sayısı ve yurt dışı desteklerin ayrıntılarının açıklanmadığını ifade eden Gürer, ülkede deprem gerçeği ile yüz yüze olunduğuna işaret etti.

Gürer, şunları kaydetti:

"İstanbul ve farklı bölgelerde deprem varlığını bir kez daha hissettirdi. Deprem, her kesimi ve herkesi doğrudan etkilediği gibi ülke geleceğimiz adına dahi önemli bir durumdur. Her deprem bir ders niteliğindedir. 11 ili etkileyen depremden bugüne iki yıl geçti. Deprem yıkıntıları etkisi sürüyor. Bu sürecin daha hızlı ve çözümcü sürdürülmesi şarttır. Ülkeyi yönetenler bu süreçten doğrudan sorumludur.

Yapılan çalışmalar ve yardımlar şeffaf bir biçimde kamuoyu bilgisine sunulmalıdır. Bu alanda şeffaflık ve hesap verebilirlik sağlanmalıdır. Bakanlığın yanıtında inşa sürecine ilişkin genel bilgiler yer alırken, yardımların dağılımı, toplanan bağışların hangi projelere yönlendirildiği ve uluslararası desteklerin detaylarına ilişkin sorular yanıtsız bırakılmıştır. Bu durum, kamuoyunda yardımların şeffaf bir şekilde yönetilip yönetilmediği konusunda soru işaretlerine yol açmaktadır. Deprem bölgesinde yaşayan vatandaşların mağduriyetlerinin giderilmesi adına yürütülen çalışmaların detaylı bir şekilde takip edilmesi ve açıklıkla kamuoyuna sunulması, hem şeffaflık hem de hesap verebilirlik açısından önemlidir. Bir bakanlıkta veri yetersizse, diğer bakanlıklarla koordine sağlanarak kamuoyuna açık biçimde yurt içi ve yurt dışı yardımların tutarı ile aktarılması ve bağışçıların ne kadar katkı sunduğu, doğrudan iktidar katkısının ne kadar olduğu bilinmesi, geleceğe dönük de ışık tutacaktır."

Kaynak: ANKA