Son Kahramanmaraş merkezli depremler gösterdi ki ülkemiz fay kuşakları üzerinde bulunmakta 7 ve üzerinde depremler üretmekte kalmayıp artçıları bile 6 ve üzerinde gerçekleşmekte. Bu gerçeği kabullenerek binaların depreme dayanıklı olup olmadığını araştırılması, sağlam binaların tespit edilmesi ve bu binaların mesken olarak kullanılması önem arz etmekte. “halktv.com” da yayınlanan bir yazıda “Binam depreme dayanıklı mı?” ve “Depreme dayanıklı bina nasıl anlaşılır?” sorularına cevap aranıyor. İşte o yazı:
Deprem, Türkiye’nin en önemli gerçekleri arasında yer alıyor. Bu sebeple de Türkiye’de yaşayan herkesin deprem tedbirlerini alması büyük önem taşıyor. Alınacak deprem tedbirleri arasında, binaların depreme dayanıklı olup olmadığının araştırılması da bulunuyor. “Binam depreme dayanıklı mı?” ve “Depreme dayanıklı bina nasıl anlaşılır?” sorularını soruyorsanız aşağıdaki bilgilerden yararlanabilirsiniz.
Binanın Depreme Dayanıklı Olduğu Nasıl Anlaşılır?
Depremlerin yaşanmasını engellemek elbette mümkün değil, fakat gerekli önlemleri alarak deprem nedeniyle yaşanabilecek maddi ve manevi kayıpların, hasarların önüne geçebilmek mümkün. Diğer bir deyişle deprem öncesinde, esnasında ve sonrasında yapmanız gerekenleri uygulamak hayati öneme sahip olabilir. Tam da bu noktada, yaşadığınız binanın depreme karşı dayanıklı olup olmadığının öneminin altını bir kez daha çizmek isteriz. Peki, bir yapının depreme dayanıklı olup olmadığı nasıl anlaşılır, depreme dayanıklılık raporu nereden alınır?
Depreme Karşı Dayanıklı Evin Özellikleri Nelerdir?
Binaların depreme dayanıklı olup olmadığının kararı, uzman ekiplerin titiz araştırmaları sonucunda veriliyor. Detaylı analizlerden önce binan hakkında genel bir fikir edinmek istemen durumunda ise dikkat edebileceğin çeşitli detaylar bulunuyor. İlk olarak, binanın kolonlarını kontrol etmen gerekiyor. Eğer binanın ara katlarında ya da giriş bölümünde kolonların kesilmiş olduğunu tespit edersen bu durumu derhal belediyeye bildirmelisin. Kolonların kesilmesi, binaların depreme dayanma ihtimalini tamamen ortadan kaldırıyor. Sıvası ve betonu dökülmüş, demirleri yamulmuş kolonlar da binanın deprem konusunda riskli olduğu anlamına gelebiliyor. Bu gibi durumlarda kolonların güçlendirilmesi, binanın depreme hazır hâle gelmesi için yeterli olabiliyor. Duvarların fazla ince olması, duvarlarda derin çatlaklar bulunması, binanın bataklık zemine yapılması ve binanın genel duruşunda esneme, yamulma gibi gözle görülebilir problemler bulunması da dayanıksızlık belirtisi olarak kabul edilebiliyor.
Söz konusu doğal afetler olduğunda hepimizin aklına öncelikle güvenlik geliyor. Bu nedenle “Depreme dayanıklı bina nasıl olur?” ya da “30 yıllık bina depreme dayanır mı?” gibi sorulara yanıt aramanız ve bu doğrultuda taşınma, bina güçlendirme gibi uygulamalar için planlama yapmanız gayet normal. Fakat ne yazık ki uzmanların yapacağı incelemeler olmadan bu gibi sorulara sağlıklı bir yanıt vermek mümkün değil. Dolayısıyla binanızın güvenliği ile ilgili herhangi bir şüpheniz varsa depreme dayanıklılık testi yaptırmanızı öneririz.
Evet, yapı uzmanları tarafından gerçekleştirilecek testler tartışmaya gerek olmayacak kadar önemli. Fakat bu testler kadar net bilgi vermese de binadaki bazı özellikler risk durumu hakkında fikir verebilir. O halde, evin depreme dayanıklılığını sorgulama aşamasında incelemeniz gereken en önemli noktaları sıralayalım.
Binanın yaşı: Yapının hangi deprem yönetmeliğine uygun şekilde yapıldığı konusunda bilgiyi binanın yaşı verir. Güncel yönetmelik doğrultusunda inşa edilen binaların dayanıklılık konusunda eskilere oranla daha başarılı olduğu kabul edilir. Özellikle 1999 Marmara Depremi sonrasında çıkan bina denetimi ile ilgili yasa, yapıların daha sağlam inşa edilmesi adına önemli bir adımdır. Dolayısıyla 1999 depremi sonrasında inşa edilen binalar tercih edilebilir. Buna ek olarak, bina yaş aldıkça yapı malzemelerinin eskimesi ve görevlerini başarılı bir şekilde yerine getirmemesi de söz konusu olabilir.
Zemin durumu: Dere yatağı ya da dolgu alanlar doğal afetlere karşı daha savunmasız, sert zeminlerdeki yapılar ise daha dayanıklı kabul edilebilir. Ayrıca binanın temelinde yer altı suyu olup olmadığı da önemlidir. Bu sular motopomplarla temelden çekilip dışarı atılsalar da zeminde yeniden su birikmesi ve bu durumun temele zarar vermesi göz önünde bulundurulduğunda zemin durumunun önemi bir kez daha anlaşılır. Tabii bu noktada, yapıda kullanılan malzemelerin kalitesinin de önemli olduğunu hatırlatmakta fayda var. Beton kalitesi gibi kriterler ancak inşaat mühendisleri gibi uzmanlar tarafından incelenip değerlendirilebilir.
Onaylanan projeye uygunluk: Yapılar, onaylanan proje doğrultusunda inşa edilmeli ve inşa sonrasında da bu projeye sadık kalınmalıdır. Binaya sonradan kaçak kat çıkılması, asansör yapılması, tadilat sırasında kolonların kesilmesi gibi projede yer almayan uygulamaların hayata geçirilmesi ne yazık ki güvenlik sorunları doğurabilir. Eğer binanızda böyle bir durum söz konusuysa kesinlikle bir uzmana danışmanızı öneririz.
Kiriş ve kolon durumu: Kolon ve kirişlerdeki çatlaklar binanın dayanıklılığı hakkında bilgi verebilir. Fakat kiriş ya da kolonlarda herhangi bir çatlak yoksa bu da bina dayanıklılığının yüksek olduğu anlamına gelmeyebilir. En doğru sonucu deprem dayanıklılık testi ile öğrenilebileceğini bir kez daha hatırlatmak isteriz.
Binadaki rutubet durumu: Rutubet, binanın su yalıtımının iyi yapılmadığı anlamına gelebilir. Özellikle bodrum kattaki rutubet zamanla binanın taşıyıcı sistemlerine zarar verebilir.
Depreme Karşı Dayanıklılık Testi Nasıl Yapılır?
Bahsettiğimiz gibi gözle görebileceğiniz bazı unsurlar bir binanın dayanıklılığı konusunda size fikir verebilir. Fakat bazen gözle göremeyeceğiniz ve uzman incelemesine ihtiyaç duyulan bazı özellikler binanın güvenilirliği konusunda bilgi verir. Yani evet, binanın depreme karşı dayanıklılığını ölçmek için analiz yaptırmak gerekir. Peki, depreme dayanıklılık testini kim yapar?
Binanın depreme karşı dayanıklılık analizi; belediyeler, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlükleri, kaymakamlıklar ya da özel şirketler tarafından yapılabilir. Eğer özel bir şirketten hizmet almayı planlıyorsanız bu şirketin portfolyosunu incelemek, şirket güvenilirliği hakkında bilgi sahibi olmanızı sağlayabilir. Bu arada deprem dayanıklılık testi fiyatlarının da analiz merkezine göre değişiklik gösterebileceğini belirtelim.
Bunun için görevlendirilen uzmanlar ön gözlem sonrasında binanın zemininde ve taşıyıcı sistemlerinde detaylı incelemeler yapar. Binanın zemin durumunu, fay hattına uzaklığını, geçirmiş olduğu depremleri incelerler. Asıl sonuç ise binadan karot alımı (yapıdan örnek alma) ve bu örneğin incelemesi sonrasında oluşturulacak raporla kesinlik kazanır.
Zorunlu Deprem Sigortası Poliçesini Yenilemeyi Unutmayın!
Günümüzde deprem gibi doğal afetlerin ne zaman yaşanacağını bilmek mümkün olmasa da gerekli önlemleri almak ve bu sayede hem maddi hem de manevi kayıpları önlemek mümkün. Her yıl yenilenmesi zorunlu olan sigorta ürünü DASK da binanızda deprem nedeniyle oluşabilecek hasarlara karşı maddi olarak güvence sunmayı amaçlar. Poliçenizde belirtilen teminatlar ve limitler dâhilinde size güvence sunan DASK hakkında ayrıntılı bilgi almak için yazımızı okuyabilirsiniz. Ayrıca DASK fiyat bilgisi almak için de “DASK Teklif” sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.
Sağlamlaştırılmış Bina
Yaşadığın binanın depreme dayanıklılığı, depremden zarar görüp görmeyeceğini belirleyen en önemli faktörler arasında yer alıyor. Dayanıklı binalar, yüksek şiddetli depremlerde bile ayakta kalmayı başarıyor ve böylece can ve mal kayıplarının önüne geçiyor. “Evim depreme dayanıklı mı?” diye soran kişilerin ise deprem dayanıklılık testlerini yaptırması öneriliyor. Binaların depreme dayanıklı olup olmadığının anlaşılması için uzman bir ekibin evin kolonlarını, zeminini ve duvarlarını detaylı bir şekilde incelemesi gerekiyor. Depreme dayanıklılık testleri, bağımsız araştırma şirketleri ya da belediye ekipleri tarafından gerçekleştiriliyor. Uzman ekibin yaptığı araştırma sonuçlarına göre rapor hazırlanıyor ve belediyeye sunuluyor. Eğer bina depreme dayanıklı çıkarsa herhangi bir işlem yapılmıyor. Binanın riskli bulunması durumunda ise belediye ve apartman sakinlerinin koordineli çalışmasıyla binanın tahliye, yıkım ve yeniden inşa süreçleri başlatılıyor.
Fay Hattı Sorgulama, Bina Güvenliği
Riskli bina sorgulaması, belediyelere başvurularak kolayca gerçekleştirilebiliyor. Belediye sorgulamalarında binana ait risk raporu bulunmaması, binanın güvenli olduğu anlamına gelmiyor. Zira bina deprem testinin yapılmamış olması da belediyede risk kaydı çıkmamasına yol açabiliyor. Bu sebeple, binan için herhangi bir çalışma yapılmamışsa bu testler için başvurmanız öneriliyor. Fay hattı sorgulama işlemleri ise internet üzerinden kolayca gerçekleştiriliyor. Yaşam alanının altından ya da yakınlarından fay hattı geçtiğini fark edersen deprem önlemlerini almaya hız kazandırmanda yarar bulunuyor. Binana deprem dayanıklılık testi yaptırman ve binan riskli bulunursa tahliye işlemlerini başlatman için tüm kat maliklerinin ortaklaşa hareket etmesi isteniyor. Bu sebeple deprem tedbir süreçlerini başlatırken daire sahiplerini organize etmen de büyük önem taşıyor.
30 Yıllık Bina Depreme Dayanır mı?
Binaların yaşları, depreme dayanıklılık açısından önemli bir kriter olarak kabul ediliyor. Özellikle 1999 yılında yaşanan Gölcük depreminden sonra değiştirilen deprem yönetmeliği, binaların daha güçlü bir şekilde inşa edilmesini zorunlu kılıyor ve bu sebeple de 1999 yılından sonra inşa edilen binalar, eski binalara göre daha dayanıklı bir yapı sergiliyor. Yine de binanın yaşlı olması, ille de depreme dayanıksız olduğu anlamına gelmiyor. Yüksek kalitede inşa edilen pek çok eski bina, kimi genç binalardan daha dayanıklı bir yapı sergileyebiliyor. Bu sebeple yaşlı binalarda oturan kişilerin de uzman görüşüne başvurması ve binası için deprem dayanıklılık testi yaptırması öneriliyor.