Haber: Erkan Karaca
(ÇORUM) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, Çorum’da; belediyelere kayyum atanmasına ilişkin "Bu ülkeye demokrasi getirmek gerektiğini bir kez daha haykırıyoruz ve Prof. Dr. Ahmet Özer, serbest bırakılıncaya kadar bu hukuksuzluk giderilinceye kadar ve halk tarafından seçilen belediye başkanları yeniden görevlerinin başına dönünceye kadar mücadelemiz sürecek" dedi.
CHP Çorum İl Başkanlığı binasında basın toplantısı düzenleyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, ekonomik sorunlara ve belediyelere kayyum atanmasına ilişkin açıklamalarda bulundu.
"Asgari ücretlinin 4 çeyrek altınını AKP yutmuş"
Aylin Nazlıaka, konuşmasında şunları söyledi:
"Geçmiş günlerde Meclis'e sunduğumuz kanun teklifinde de olduğu gibi bir kere emeklilerimizin en düşük aylığının asgari ücret altında olmaması gerektiğini söylüyoruz. Yani en düşük emekli aylığı asgari ücret tutarında olmalıdır. İkincisi asgari ücret en az 30 bin TL olmalıdır. 30 bin TL’nin bir kuruş altındaki asgari ücreti bile asla ve asla kabul etmiyoruz. Üçüncüsü; bu ülkede bir gelir adaletsizliği yaşanıyor. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınsın diyoruz. Şimdi yine belli oldu zamlar, yüzde 44 oranında bir zam gelecek. Peki bu zam maaşlara gelecek mi, asgari ücrete gelecek mi? Öyle görünüyor ki enflasyonun faturasını yine emekliye, emekçiye ödetmek istiyorlar. Bu noktada bugün hazırlamış olduğumuz broşürlerimizi de yine kamuoyuyla paylaşacağız. Ama bir kıyaslama yapmak gerekirse 2002 yılında AKP iktidara geldiğinde bugün ortalama ücret haline gelen hatta toplumun yüzde 60’nın aldığı asgari ücret 184 liraydı. O zaman çeyrek altın 27 liraydı. Yani asgari ücret alan bir kişi 7 çeyrek altın alabiliyordu. Bugün ise sadece 3 çeyrek altın alabiliyor. Demek ki ne olmuş, asgari ücretlinin 4 çeyrek altınını AKP yutmuş.
"Emekliler asgari ücretlinin üzerinde kazanç sahibiydi"
Yine o dönemde emekliler 8 çeyrek alabiliyordu. Bu ne demek, demek ki emekli, asgari ücretlinin üzerinde kazanç sahibiydi ki, asgari ücretli 7 çeyrek altın alabilirken, emekli 8 çeyrek altın alıyordu. Bugün ise sadece 2 buçuk çeyrek altın alabiliyor. Bu ne demek AKP, emeklinin 5 buçuk çeyrek altınını yutmuş demek oluyor. Memur, en düşük aylığı alan memur 14 buçuk çeyrek altın alıyordu. Bugün sadece 7 buçuk çeyrek altın alabiliyor. Yani AKP en düşük aylığa sahip memurun 7 çeyrek altınını yutmuş demektir ve tabi gençlerimiz; o dönemde Kredi Yurtlar Kurumu’ndan aldıkları harçlıkla hayata tutunmaya çalışan gençlerimiz, hiç değilse bu harçlıkla 1 buçuk çeyrek altın alabiliyordu. Bugün çeyreğin de çeyreğini alabilen bir noktaya geldi ne yazık ki. Dolayısıyla AKP’nin Türkiye’yi nasıl bir ekonomik ortama sürüklediğini en somut verilerle aktarmış olduk."
"Milletin kararına saygı duymak gerektiğini söylüyoruz"
Belediyelere kayyum atamaları ile ilgili de konuşan Nazlıaka, şunları söyledi:
"Az önce ülkeye demokrasiyi getireceğimizden bahsetmiştim. Pazartesi günü Merkez Yönetim Kurulu toplantımızı Esenyurt’ta yapacağız. Geçen hafta Esenyurt’taydım ve orada 28 belediye meclis üyemizin belediyeye alınmadığına tanıklık ettim, AKP belediye meclis üyeleri alınırken. Dün hiç değilse bu ayıp bizim mücadelelerimiz neticesinde giderildi ve belediye meclis üyelerimiz salona girdiler. Ama elbette bu yapılmak istenenin, tam anlamıyla özeti şudur; diyor ki iktidar, sen belediye başkanını seçemezsin, ben seçerim. Sen benim seçtiğim kişiyi seçmezsen ben onu görevden alır, istediğim kişiyi oraya getiririm. Sen düşünemezsin, ben senin yerine düşünürüm. Sen karar veremezsin, ben senin yerine karar veririm. Biz de diyoruz ki, büyük önderimiz ulu önderimiz, ülkemizin kurucusu ve kurtarıcısı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün de söylediği gibi, egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Onun için milletin kararına saygı duymak gerektiğini, bu ülkeye demokrasi getirmek gerektiğini bir kez daha haykırıyoruz ve Prof. Dr. Ahmet Özer, serbest bırakılıncaya kadar bu hukuksuzluk giderilinceye kadar ve halk tarafından seçilen belediye başkanları yeniden görevlerinin başına dönünceye kadar da bizim mücadelemiz sürecek."