Kültür & Sanat

Ankara'nın köklü sinemalarından Kızılırmak, izleyiciye veda etti

Başkent'in en köklü ve eski sinemalarından olan Kızılırmak Sineması, perşembe günkü son seansın ardından yeni yerine taşınmak üzere sinemaseverlere veda etti.

Abone Ol

Kızılay'daki Kızılırmak Caddesi'nde 1960'ta hizmet vermeye başlayan Kızılırmak Sineması'nda, Yeşilçam'dan, Hollywood'a ve festival filmlerine kadar birçok türden binlerce filmin gösterildiği 64 yıllık sinema salonunun kapıları, perşembe günü gösterilen son filmin ardından kapandı.

Sinemanın sahibi Can Köksal, AA muhabirine, sinema salonunun bulunduğu binanın yıkılacağını bu nedenle film gösterimini sonlandırdıklarını anlattı.

Kızılırmak Sineması'nın tarihine ilişkin bilgi veren Köksal, binanın 1960'larda Ankara'da yaşayan Amerikalılar tarafından kiralandığını ve sinema salonuna çevrildiğini belirtti.

"Sokak sineması" olarak nitelendirdiği sinemaların artık pek görülemediğini ve şu an sinemaların alışveriş merkezlerinde yer aldığını dile getiren Köksal, "Bu sinemaların ekonomik ömürleri çok daha önce bitti. Bizim de bunu bitirmemiz, kapatmamız gerekiyordu." dedi.

Sinema salonunun bulunduğu binanın yıkılacağını aktaran Köksal, şunları kaydetti:

"50-60 yıllık beton kullanılarak yapılan binaların,1990 öncesi üretilen binaların kapatılması yahut da yıkılması gerekiyor. Tabii içinden desteklenerek yapılması gereken, yapılarak yaşatılabilecek binalar da var. Ama bu bina o çerçevede değerlendirilebilecek bir bina olmadığı için yıkılmasına, daha ekonomik diğer bir bina yapılmasına karar verildi. O çerçevede maalesef bu sinemanın o binanın içinde kapanarak gitmesini uygun gördük."

"Sinemanın müdavimleri çok üzüldü"

Sinemanın kapanacağının duyulması üzerine, sinemaya düzenli gelen sinemaseverlerin üzüldüğünü anlatan Köksal, şöyle devam etti:

"Sinemanın müdavimleri çok üzüldü. Fakat zaten işlerin çoğunu yapamaz hale gelmiştik. Mesela 20 sene önce Avrupa sinemalarını yahut da sanat filmlerini gösteriyorduk. Bu tip filmlerin ithalatçıları kendi sinemalarını kurup kendi salonlarında bu tip filmleri seyircinin hizmetine sundukları için bizle de bir ilişkileri kalmamıştı. Ve bu tip filmin ithalatçıları hemen hemen bir veya iki tane olarak düşünebileceğimiz sayıya indiği için bizim bu tip filmleri göstermemiz hemen hemen imkansızdı."

Sinemanın filmi izleme imkanı sunmasının yanı sıra insanlara sosyalleşme fırsatı tanıdığına ve bunun geçmişte öneme sahip olduğuna değinen Köksal, Kovid-19 salgını sonrası birçok kişinin evde internet üzerinden film izlemeye alıştığını kaydetti.

Köksal, "Sinemaya geldiğinizde sosyalleşiyorsunuz, arkadaşlarınızla beraber izliyorsunuz. Filmle ilgili konularda onunla tartışıyorsunuz, konuşuyorsunuz. Ufkunuzu genişletiyorsunuz." dedi.

Kızılırmak Sineması'nda birçok ilginç an yaşadığını vurgulayan Köksal, salona eskiden koltuk numaralarını ifade eden ve üzerinde "tek","çift" yazan iki ayrı kapıdan girilebildiğini söyledi.

Köksal, şöyle devam etti:

"Sinemaya çok sayıda insanın geldiği dönemlerde koltuk numaraları tekler ve çiftler olarak ayırılıyordu. Biri geldi yanıma, 'Abi bize bilet verdiniz, sağ taraftan çiftler bölümünden girmemizi öneriyor arkadaşlar. Ama biz çift değiliz, tek tek geldik.' dedi. Ben 'İstediğiniz yerden girebilirsiniz, aynı salona çıkıyor.' dedim. Çift bölümünden girmek istemediklerini belirtince ben de o zaman tekler bölümünden girip diğer tarafa geçmelerini söylemiştim. Böyle bir yanlış anlaşılma olmuştu."

Geçmişte birçok insanın buluşma noktası olan ve duygusal bağlılık kurulan binanın başka bir yere taşınarak yeniden faaliyete geçeceğini dile getiren Köksal, "Burası sadece bir bina. Bu sinemayı ayrıcalıklı kılan şey içerideki sıcak ortamdı. Taşındığımızda yeniden aynı atmosfere kavuşacağımıza inanıyorum." dedi.

"12 senedir bu sinemadayım"

Kızılırmak Sineması'nın makinisti Vedat Şahin ise binanın içinde 4 sinema salonu olduğunu ve sabahları gelerek film gösterilen projeksiyon cihazlarını açtığını söyledi.

Cihazları açtıktan sonra rutin kontrollerde bulunduğunu aktaran Şahin, "Kontrollerden sonra oynayacak filmleri ayarlıyorum. Ondan sonra oturup seansları bekliyorum. Seans geldiği zaman hangi filmi oynayacaksa onu oynatıyoruz." diye konuştu.

Makinistliğe, mesleğinin yanında ek gelir elde etmek için başladığını ifade eden Şahin, şunları kaydetti:

"2005'te kendi işimden emekli oldum. Emeklilikten sonra burada gündüz çalışmaya başladım. Toplam 37 senedir bu işi yapıyorum ve son 12 senedir bu sinemadayım. Burası devam etseydi devam edecektim. Fakat burası kapanacağı için artık başka bir yerde de her şey dijitale dönüldüğü için artık böyle makinistlere gerek kalmıyor. Çünkü dijital otomasyon oynadığı için kendi başlıyor, kendi bitiyor. Onun için ben de artık ikinci bir emekliliğe ayrılıp dinleneceğim."


Muhabir: Ece Nur Öztürk