Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, gençler arasında artan uyuşturucu madde kullanıma dikkat çekerek, iktidara; “Bir öz eleştiri yapın. 22 yıl sonra dindar bir nesil diye gele gele nasıl bir nesle geldik diye bir öz eleştirisini yapın. Bizi dinlemiyorsunuz, vicdanınızı dinleyin” diye seslendi. İsrail ile ilgili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştiren Davutoğlu, “Bir tek müeyyide söyleyin İsrail’e uyguladığınız, bir tek’’ dedi.
Saadet- Gelecek Partisi TBMM ortak grubu toplandı. Yeni dönemin ilk grup toplantısı, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Toplantıda Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu konuştu.
TBMM’nin Türkiye’nin vicdanı olduğunu söyleyen Davutoğlu, ''Milletimizin bütün renklerinin, bütün unsurlarının bir araya geldiği, bir İstiklal Savaşı’nı yaparak Cumhuriyetimizi kuran bir Meclis’tir. Meclisimizin performansı, milletimizin beklentilerini karşıladığı zaman milletimiz huzur bulur. Kendisinin, düşüncelerinin Ankara’ya yansıdığını düşünür. Meclis’in performansı, milletimizin beklentilerinin gerisinde kaldığı zaman ise büyük bir hüzün ve umutsuzluk doğar. Toplumsal iklim bozulmaya başlar. Ümit ederiz ki bu yıl TBMM’de bütün partiler milletimize ümit verecek, milletimizin dünyanın ve ülkenin bulunduğu zor şartlardan çıkması konusunda göstereceği gayretlerle milletimize ışık tutacak faaliyetler yaparlar’’ diye konuştu.
Konuşmasında, 94 yaşında yaşamını yitiren Saadet Partisi Kurucu Genel Başkanı Recai Kutan’ı da anan Davutoğlu, ''Bir neslin ahlak timsali bir şahsiyetiydi'' ifadelerini kullandı.
Davutoğlu’ndan Süleyman Soylu’ya; ''İsmini anmaktan imtina ediyorum’’
Geçen yasama yılında yaptıkları grup konuşmalarında gençler ve kadınlarla ilgili tedbir alınması konusunda uyarılarda bulunduklarını belirten Davutoğlu, “İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın göreve geldiği dönemde umutlu olduğunu da ifadğe ederek ''Çünkü yeni İçişleri Bakanı, eski Bakanın suç dosyalarındaki kabarıklığı göz önüne alarak kendince yeni bir çığır açtığı söylemişti ve çetelere yönelik bir çok tutuklama başlamıştı. Çünkü gerçekten Türkiye’de ileride İçişleri Bakanlığı tarihi yazıldığında hemen hemen bütün suçlu profilleriyle resmi olan tek İçişleri Bakanı çıkacak. O da malum kişi. İsmini anmaktan imtina ediyorum artık’’ diye konuştu.
''Türkiye’de gençlerimiz, çocuklarımız, bebeklerimiz güven altında değil''
Konuşmasına Türkiye’de yaşanan kadın ve çocuk cinayetlerine değinerek devam eden Davutoğlu, ‘’Nereye gidiyoruz? Biz bu soruyu bir kere sorarsak, iktidardakilerin bin kere sorması lazım’’ dedi.
Davutoğlu, şöyle konuştu:
''Yeni İçişleri Bakanı, hızla girdiği mücadelede hep başarı haberleri verdi de geldiğimiz yere bakın. Bir devlet ki 8 yaşındaki çocuğun bir köydeki katilini 2 buçuk aydır bulamıyor. Hepimizin kızları, çocukları, torunları var. Nasıl bakarız yüzlerine? Bu sorumlular nasıl bakıyorlar Narin’in cesedini gördükten sonra kendi çocuklarının, torunlarının yüzlerine. Sıla bebeğimiz. Daha vahim bir tablo. İki yaşında bir bebek, hem cinsel taciz hem de şiddetle iki aya yakın yoğun bakımda kaldı ve evvelsi gün kaybettik. Tam bunların acısına yanarken, bu sefer İkbal ve Ayşenur kızımız vahşice katledildiler. Dünyada insanlık değerleri yok edilen vahşi bir savaş sürüyor. Hiçbir şekilde uluslararası toplum buna tepki veremiyor. Türkiye’de gençlerimiz, çocuklarımız, bebeklerimiz güven altında değil. Biz yine bu soruyla karşı karşıyayız.’’
''O toprağın çocukları Hamas''
Gazze’ye ilişkin Filistin hükümeti yetkililerinden aldığı rakamları paylaşan Davutoğlu, Gazze’ye 90 bin ton bomba atıldığını, bunun Nagazaki ve Niroşima’ya atılan bombaların dört katından fazla olduğunu söyledi. Davutoğlu ayrıca, Gazze’de evlerin yüzde 80’inin, okulların yüzde 70’inin, 36 hastaneden 33’ünün, 165 sağlık kuruluşunun, 80 sağlık merkezinin, 611 caminin ve 3 kilisenin tamamıyla yıkıldığı bilgisini paylaştı. Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Gazze’nin toplam yüz ölçümü 360 kilometrekare. Türkiye’nin en küçük ili Yalova, 847 kilometrekare. Yıkıma gelemeden önce bir gurur tablosu söyleyeceğim. Bu 360 kilometrekare toprakta 2 milyon insan dünyanın en gelişmiş silahlarına, teknolojik aygıtlarına, istihbarat örgütlerine karşı bir yıldır teslim alınamadı. Türkiye’de hala Hamas terörist mi? Diye sorgulayanlara söylüyorum. Allah aşkına o toprakların çocuklarına terörist demeyi bırakın da Gazze’deki insanlık trajedisi karşısında sesinizi yükseltin. O toprağın çocukları Hamas. Bu kürsüden anlattım İzzeddin el-Kassam’ın kim olduğunu. Dört Arap ülkesini 1967’de çok daha küçük bir orduyla 6 günde yenen İsrail, 360 kilometrekaredeki bir avuç kahramanı teslim alamadı. Alamayınca oklarını Lübnan’a, Yemen’e çekti.’’
''Gazze nüfusunun yüzde 7’si öldü’’
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Arap Devletleri Bölgesel Bürosu Direktörü Abdallah Al Dardari’nin Gazze’de 60 milyon ton enkaz olduğu yönündeki açıklamalarını hatırlatan Davutoğlu, ''Bunun sadece temizlenmesi belki on yıllar alacak. Resmi rakamlara göre yüzde 70’i bebek, çocuk ve kadın olmak üzere 42 bin civarında ölü ve 10 bin kayıp. Gazze nüfusunun yüzde 7’si öldü. Bu, İsrail’de destek veren ABD’de 21 milyon insanın ölmesi demek. Dünyada ise 560 milyon insanın ölmesi demek. Yaşadığımız trajedi bu. 880 sağlık çalışanı, 173 gazeteci öldü. 10 bin Filistinli şu anda işkence altında tutuklu. Bütün insanlık bir ses bekliyor. Kim durduracak bu İsrail’i diye. O ses biz olmalıyız’’ diye konuştu.
Davutoğlu’ndan Erdoğan’a; ''Bir tek müeyyide söyleyin İsrail’e uyguladığınız’’
''Bir yıldır Allah aşkına hangi arabuluculuk çalışmasında Türkiye’nin adı geçiyor’’ diye soran Davutoğlu, Türkiye’nin İsrail’e olan yaptırımlarını eleştirdi. Davutoğlu, “Mısır’ın, Katar’ın adı geçiyor da niye Türkiye yok? Samimiyetle soruyorum. Şu anda herhangi bir muhalefet görevim olmasa da Sayın Erdoğan’a sorardım. Söyleminiz çok güzel ama bir tek müeyyide söyleyin İsrail’e uyguladığınız. Bir tek.’’ diye konuştu.
''Gençler gördükleri yüzünden dini sorumlu görmeye başladı’’
Türkiye’deki genç kesimin İslam dininden uzaklaştığını ifade eden Davutoğlu, şöyle konuştu:
''Bu mesele herhangi bir toplumsal kesimin meselesi değil. Bu mesele herhangi bir gençlik toplumunun meselesi de değil. Bu mesele, sosyal medyanın gençlerin ahlakını bozması da değil. Hayır. Her zaman yaşandı bu teknolojik değişimler. Gençler, Satanizme, Deizm’e ve bu cinayetin arkasındaki bir çok sosyal medya faktörüne yöneliyorlar. Neden bu manevi boşluk? Çünkü gençler ‘dini temsil ediyorum’ diyenlerde gördükleri yanlışlıklar dolayısıyla dini sorunlu görmeye başladılar. Bütün muhafazakar kesimin sivil toplum kuruluşlarına, iktidarda olan arkadaşlarımıza, hepsine sesleniyorum. Kaybediyoruz gençleri. Neden biliyor musunuz? Her gün ayet, hadis okuduktan sonra, mülakatla 90 alan çocuğun yerine yakınınız diye 60 alan çocuğu işe alırsanız, o çocuğun dine de güveni kalmaz.’’
Türkiye'de gençler arasında artan uyuşturucu madde kullanımına dikkat çeken Davuoğlu, ''Tek tek ailelere destek olacak bir projenin hayata geçirilmesi lazım. Burada hem sivil toplum kuruluşları hem Diyanet İşleri Başkanlığı hem de öğretmenlerle bir kampanya başlatılmalı. Şiddetin her türüne karşı milli bir seferberlik başlatılması şart'' Türkiye'nin en maruf mafya liderleri anlı şanlı törenlerle, zırhlı araçlarla dolaşıyorsa, gençler ona özenir. Devlet kimseye racon kestirmez'' dedi.
''Bizi dinlemiyorsunuz, vicdanınızı dinleyin''
''Türkiye’nin kaderi, iktidarın kendisini çok ciddi bir özeleştiriden geçirmesine bağlı’’ diyen Davutoğlu, AK Parti’ye dönük eleştirileri ise şu sözlerle sıraladı:
''Biz söylüyoruz, eleştiri oluyor. Gocunuyorlar, üzülüyorlar. Bizim görevimiz hakkı söylemek. Hiçbir şekilde birilerinin hoşuna gidecek sözü söylemek değil. Bir öz eleştiri yapın. 22 yıl sonra dindar bir nesil diye gele gele nasıl bir nesile geldik diye bir öz eleştirisini yapın. Bizi dinlemiyorsunuz, vicdanınızı dinleyin. Türkiye'de siyaset yeniden şekilleniyor. Kimse bizim düşmanımız değil''
''Siyaseten verilen her türlü cezaya karşı çıkarız’’
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yargılandığı davaya ilişkin de değerlendirmelerde bulunana Davutoğlu, ''İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’na verilecek hukuki ceza karşısında tutumumuz açıktır. Siyaseten verilen her türlü cezaya karşı çıkarız. Kim olursa olsun. Can Atalay olayında olduğu gibi. Ama hala Filistin’in haklı davranışına ‘terörist’ diyen bir ana muhalefet partisi yetkilisi çıkarsa, ona da insanlık dersini veririz. Kimsenin gözünün yaşına bakamayız’’ diye konuştu.